SİZ DE STRESLİYKEN DAHA ÇOK YEMEK İSTİOR MUSUNUZ?
Duygusal Yeme vs.Fiziksel Açlık
Duygusal anlarda, özellikle yorucu duygularla karşılaştığımızda çoğumuzun bu duyguları bastıracak bir telafi davranışı vardır. Kimimiz egzersiz, kimimiz el becerileri, kimimiz farklı aktivitelerle uğraşırız. Kimimiz ise yemek yeme davranışına yönelerek, bu yorucu duyguları, beynini doyurmaya çalışır. Bu yeme türüne duygusal yeme deriz çünkü duygularla gelir ve yeme davranışından sonra da yorucu duygular hissedilir. Yemenin iyi hissettirileceği sanılır fakat aksine, hissedilen daha yoğun bir suçluluk, pişmanlıktır. Doyurmaya çalıştığımız gerçekten midemiz midir? Bu sorunun sorulması oldukça önemlidir çünkü farkındalık kazandırarak, bu davranışın amacını ve neye hizmet ettiğini sorgulatır.
Duygusal yeme davranışı kısaca yorucu duygularla karşılaşıldığında sergilenen aşırı yemek tüketimidir. Ruh halini kontrol etmek ve duyguları bastırmak, duygusal yemenin asıl amacıdır. Duygular, besin alımı ve iştah üzerinde %38-%40 oranında artışa veya azalmaya neden olabilmektedir. (İnalkaç&Arslantaş,2018) Duygusal yemenin kontrol ve iradeye etkilerini de göstermektedir. Duygusal yeme ile baş etmede fiziksel açlık ve duygusal açlığın farkındalığı çok önemlidir. Duygusal yeme durumlarında psikolojik destek oldukça önemlidir. Duygusal açlık zamanla yeme bozukluklarına, mental sıkıntılara veya başka fiziksel sağlık problemlerine evrilebilir.
Duygusal Açlık
-Bir anda ortaya çıkar.
-Hemen yeme ihtiyacı oluşur.
-Kolay ulaşılacak yiyecekler tercih edilir; paket gıdalar gibi.
-Doyma hissi oluşmaz veya fiziksel acı ile hissedilebilir.
-Yemek yeme sonrası pişmanlık, acı, üzüntü, utanç gibi duygular hissedilebilir.
Fiziksel Açlık
- Yavaş yavaş ortaya çıkar, açlığa tahammül daha yüksektir.
- Daha çabuk yatışır.
- Doyma hissi oluşur ve doyduktan sonra rahatlatıcı duygular hissedilir.
- Yemekte seçicilik azdır.
Duygusal yeme üzerine yapılan bir çalışmanın sonuçları oldukça değerli bulgular içermektedir. Araştırma duygusal yemenin geçmiş çocukluk yaşantıları ile olan bağlantısını da ortaya koymaktadır. Kendinizi sorguladığınızda bağdaştırdığınız noktalar var mı?
Araştırma, ‘’Yetişkin Bireylerde Algılanan Ebeveyn Tutumu ile Çocukluk Çağı Travmalarının Duygusal Yeme Üzerine Etkisinin İncelenmesi’’dir. Çalışmaya İstanbul’da yaşayan 319 yetişkin katılımcı dahil olmuştur. Sonuçlara göre;
-Anne baba tutumlarındaki olumsuzluk arttıkça duygusal yeme düzeyinde de artış görülmüştür.
-Çocukluk çağı travmaları istismar ve ihmal alt boyutları ile duygusal yeme orta düzey pozitif ilişkili olarak seyretmiştir.
-Duygusal yeme seviyesi ve çocukluk çağı travmaları kadınlarda daha yüksektir.
-Eğitim durumu ve duygusal yeme arasında ilişki vardır. Daha yüksek eğitim seviyesine sahip bireylerin duygusal yeme düzeyi daha düşüktür.
-Bekar bireylerin duygusal yeme düzeyi, evli bireylere göre daha yüksektir bulunmuştur.