Havaların soğumasıyla birlikte salgın hastalıklar artmaya başladı, bu yüzden kendimize ekstra dikkat etmemizde fayda var. Peki vücudumuzun direncini arttırmak için neler yapabiliriz?
Bağışıklık güçlendirme söz konusu olunca sağlıklı besinlerden söz ederiz. Bu sefer de bağışıklığımızı zayıflatan yani tükettiğimizde vücut direncimizi azaltan besinlerden bahsetmek istedim.
Besin değeri açısından dengeli, çok yönlü bir beslenme bağışıklık sisteminizi desteklerken, besin değeri düşük ve ultra işlenmiş gıdalar açısından yüksek bir beslenme bağışıklık fonksiyonunu bozar.
İşte bağışıklık sistemine zarar verebilen gıdalar:
İlave şeker
Hiç şüphe yok ki ne kadar ilave şeker tükettiğinizi sınırlamak genel sağlığınızı ve bağışıklık fonksiyonunuzu geliştirir. İlave şeker oranı yüksek olanlar gibi kan şekerini önemli ölçüde yükselten gıdalar, TNF-α, CRP ve IL-6 gibi inflamatuar proteinlerin üretimini artırır. Bunlardan bazıları bağışıklık fonksiyonunu olumsuz yönde etkiler. Dahası, yüksek kan şekeri seviyeleri, enfeksiyona karşı korumaya yardımcı olan iki tür bağışıklık hücresi olan nötrofillerin ve fagositlerin tepkisini engelleyebilir.
Ayrıca, yüksek kan şekeri seviyelerinin bağırsak bariyer fonksiyonuna zarar verebileceği ve bağırsak bakteri dengesizliklerine yol açabileceği, bunun da bağışıklık tepkinizi değiştirip vücudunuzu enfeksiyona karşı daha duyarlı hale getirebileceği gösterilmiştir.
Ek olarak, ilave şeker açısından yüksek diyetler, bazı popülasyonlarda romatoid artrit de dahil olmak üzere bazı otoimmün hastalıklara duyarlılığı artırabilir.
Dondurma, kek, bisküvi gibi yüksek ilave şeker içeren gıdalar ve şekerli içeceklerin alımını sınırlamak, genel sağlığınızı iyileştirebilir ve sağlıklı bağışıklık fonksiyonunu destekleyebilir.
Tuzlu yiyecekler
Cips, dondurulmuş akşam yemekleri ve fast food gibi tuzlu yiyecekler vücudunuzun bağışıklık tepkisini zayıflatabilir çünkü yüksek tuzlu diyetler doku iltihabını tetikleyebilir ve otoimmün hastalık riskini artırabilir.
Tuz ayrıca normal bağışıklık fonksiyonunu engelleyebilir, antiinflamatuar yanıtı baskılayabilir, bağırsak bakterilerini değiştirebilir ve otoimmün hastalıkların patogenezinde rol oynayan bağışıklık hücrelerinin oluşumunu teşvik edebilir.
Ek olarak çok fazla tuz yemenin ülseratif kolit, Crohn hastalığı, romatoid artrit ve lupus gibi mevcut otoimmün hastalıkları kötüleştirdiği gösterilmiştir. Bu nedenle sofra tuzu ve yüksek tuzlu gıda alımını azaltmak bağışıklık sisteminize fayda sağlayabilir.
Omega-6 yağları yüksek gıdalar
Vücudunuzun çalışması için hem omega-6 hem de omega-3 yağlarına ihtiyacı vardır.
Batı diyetleri omega-6 yağları açısından yüksek ve omega-3 seviyesince düşük olma eğilimindedir. Bu dengesizlik artan hastalık riski ve muhtemelen bağışıklık fonksiyon bozukluğu ile ilişkilendirilmiştir.
Omega-6 yağları açısından yüksek diyetler, bağışıklık tepkisini zayıflatabilecek proinflamatuar proteinlerin ekspresyonunu teşvik ederken, omega-3 yağları yüksek diyetler bu proteinlerin üretimini azaltır ve bağışıklık fonksiyonunu geliştirir.
Dahası, obezitesi olan kişiler üzerinde yapılan çalışmalar, yüksek miktarda omega-6 yağı alımının bağışıklık sistemi bozukluğuna yol açabileceğini ve astım ve alerjik rinit gibi belirli durumların riskini artırabileceğini göstermektedir.
Genel sağlığı geliştirmek için omega-6 ile omega-3 yağları arasında sağlıklı bir denge olması gerekiyor. Bu, somon, uskumru, sardalya, ceviz ve chia tohumları gibi omega-3 bakımından zengin gıdaların daha fazla tüketilmesi ve ayçiçeği kanola yağı, mısır yağı ve soya fasulyesi yağı gibi omega-6 bakımından zengin gıdaların daha az tüketilmesi anlamına gelir.
