KÜRT SORUNU VE TOPRAK REFORMU

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Geçen hafta yayınlanan makalemde özellikle çok partili hayatın başlangıcı sayılan 1950 yılından başlayarak günümüze kadar uzanan zamanda gerek tek başına iktidara gelen gerekse koalisyon ile yönetilen iktidarların hiç birinde toprak reformunun dikkate alınmadığı görülmüştür.
 
Esasında toprak reformunun yapılmaması kalkınma sürecinin eksik kalan bir halkasıdır.
Daha önce de bu konuda yayınlanan makalelerimde açıkladığım üzere Kürt sorunun temelinde özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesinde uzun yıllar yaşanan toprak ağalığının ortadan kaldırılmaması yatmaktadır.
Bu toprak ağalarının mülkiyetinde bulunan binlerce dönüm toprağın toprak reformunun yapılarak topraksız köylulere dağıtılması ve dağıtılan bu toprakların da köylülerce işletilip oradan da ürün alarak üretken bir duruma gelmeleri artık zorunlu bir hale gelmiştir.
Bu konuda Cumhuriyet gazetesinin 17 Temmuz 2013 tarihli sayısında yer alan bir haberde topraksız köylülerin yaşam mücadelelerini anlatan durumlarını okuduğumuz zaman insan düşünmeden edemiyor.
Bu durumu geçen haftaki makalemde açıklamıştım ama konunun önemi nedeniyle daha ayrıntılı bir şekilde açıklamakta fayda görmekteyim.
Şanlıurfa, Mardin, Diyarbakır gibi kentlerden yola çıkan tarım işçileri yılın sekiz ayında çeşitli yerlerde pamuk, mısır ve fındık tarlalarında çok zor şartlar altında çalıştıklarını şayet köylerinde kendi toprakları olsaydı buralara gelmeyeceklerini açıklamışlardı.
Hatta bazı kisilerle yapılan röportajlarda, “Urfa ’da işsizlik sorunu var. Bu şekilde 6-7 ay çalışıyoruz. Dedemizin toprağı varmış ama ağalar elinden almış. Devletimiz bizi bu durumdan kurtarsın. Bizim de toprağımız olsun. Kendi memleketimizde çalışalım”
“Siverek’in tamamı ağaların elinde. Bir ağanın 10-15 köyü var. Toprak reform olsaydı kimse fakir kalmazdı. Toprak reformu yapılsa herbir kişiye yüz dönüm verilse biz buralara düşmeyiz.”
“Toprağımız da yoktur, ağalardan bize bir fayda da yoktur. Mecburen çocuklarımı alıp buralara çalışmaya geliyorum.” şeklinde konuşmuşlardı.
Bunun gibi belki binlerce köylünün durumu böyle ama siyasi partiler bu konu üzerinde hiç durmadıkları gibi herhangi bir fikir de üretmiyorlar.
Mecliste grubu bulunan bir siyasi parti de hep demokratik özerklikten bahsediyor ama toprak ağalarının elinde bulunan binlerce dönüm toprağın, toprak reformu yapıldığı takdirde topraksız köylülere verileceğinden hiç bahsetmiyor.
Daha doğrusu toprak reform konusunu hiç ele almıyor.
Netice olarak diyebiliriz ki;
TBMM’de grubu bulunan öteki siyasi partilerce ülkemizin geleceği açısından çok önemli olan toprak reformunun bir an önce ele alınarak neticelendirilmesi artık zorunlu bir hale gelmiştir.
Unutmayalım, ükemizin sınırları Atatürk’ün önderliğinde emperyalist güçlere karşı Ulusal Kurtuluş Savaşı kazanılarak çizildi.
Bunun değerini ulusça çok iyi bilelim.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Mahmutlar Haber, En Güncel Haberler, Son Dakika - MahmutlarPost ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!