2011 HIZLI BAŞLADI Mesut İlhan

Siyaset kazanı iyice kaynamaya başladı. Mahmutlar’da hareketin, benim tahminime göre genel seçimlerden hemen sonra başlaması idi ama siyasetçiler çok hızlı çıkış yaptılar. Bu hafta karma bilgiler sunmak istiyorum size. Mutlaka bu yazımda kendinize bir şeyler bulacaksınız.
Mahmutlar Belediye Başkanı Ali Çelik’i ziyaret ettim bu hafta, “hayretler içinde kaldım” desem yalan olmaz. Başkan Çelik, gayet kibar, sözlerine hakim ve anlayışlı tavrı ile beni çok şaşırttı. Seçildiği günden beri meclisi hiç kaçırmamaya çalışırım, ilk defa hangi koltukta oturduğunun farkında bir belediye başkanı Çilekeş buldum.
Çilekeş’e sorduğumuz tüm soruları gazetemizin manşetinde bulabilirsiniz. Muhalefete hak veren, gazetelerin yanlış ifadelerini bilinçli bir şekilde ortaya koyabilen, kendi yaptıkları hataları bile bürokratik yönden çözme girişiminde bulunan bir Çilekeş buldum. 2011 yılı, başkan Çilekeş’i olumlu yönde değiştirmiş mi desek acaba? Bunu tabii ki zaman gösterecek. Ama aranan ortak akıl bu değil miydi?
Keşke 2009 Nisan’da başlasaydı bu davranışlar. “Mahmutlar menfaatine ne varsa yapmazsam, namerdim” demesi bana göre deli cesaretidir. Çünkü bağlı bulunduğu partiden açık seçik ayrılıp, bir üst partiye geçebilirim demek. Şu anki konjektör de bir deli cesareti değil midir? Hangi siyasi parti böyle bir açıklamadan sonra belediye başkanının tutumunu sorgulamaz?
Bana göre sadece CHP hariç, diğer partiler sorgular.
İbrahim Sayar, Murat Can, Mustafa Şimşek geçtiğimiz ay CHP İlçe Teşkilatı’nda yönetimle yaptıkları toplantıda “Başkan Ali Çelik ve Hasan Kısa’yı ihraç edin. Etmezseniz Mahmutlar’da CHP erir biter” sözünü duymama rağmen ben köşemde yazmamıştım, ama şimdi CHP’li Mustafa Gezen ve İbrahim Sayar’ın, “Başkan Çelik AKP’ye katılsın, bizde kurtuluruz” açıklamasını duyduktan sonra yazma gereğini hissettim.
“Artık Mahmutlar’da, CHP için için eriyor” tezimin ortaya çıktığını hepiniz biliyorsunuz. Gazeteciler yorumlarını köşelerinde açık seçik beyan ederler. Tabi ki cesaretleri varsa. Burada CHP’nin eriyip bitmesi eğilimine girmesi kimin suçu bilmiyorum desem yalan olur ama bu sorun bulunmazsa CHP’nin kangren olması içten bile değil. Acilen CHP’ye tedavi şart.
Mahmutlar’da en fazla taban oyu bulunan CHP’nin düştüğü bu durumun gerçek CHP’lileri çok üzdüğünü biliyorum. Artık ölü toprağından kurtulun. Gerçek CHP’liler sizden bunu istiyor.
 MECLİS BİLDİĞİNİZ GİBİ
Ocak meclisi çok hareketli başladı, ama bereketli olur mu? bilmiyorum. Bence önümüzdeki 3 yıl Mahmutlar halkı çok ilginç gelişmeler görecek, bundan eminim.
 Veteriner konusu gündeme taşındığı zaman Ali Çelik sözlü öneride bulundu. Mecliste CHP’li İbrahim Sayar’da sözlü öneride bulundu. Aynı konuda Başkan Ali Çelik’in önerisi oylandı ama İbrahim Sayar’ın önerisi oylanmadı.
“Niye?” diye soracak olursanız, Çelik’in önerisine MHP’li Ahmet Cebeci ve CHP’li Hasan Kısa haricinde el kalkmadı. Ali Çelik, “Benim önerime 3 kişi oy verdi. Bu şekilde veterinerin sözleşmesi bitmiş oluyor” deyince mecliste soğuk bir hava esti. Sayar, “Olur mu başkan, benim önerimi de oylat” deyince, “Olmaz öyle şey oylattım” dedi.
Memurlar Çilekeş’e uyarılarda bulundu, “Başkanım sizin öneriniz red çıktı, diğer öneriyi oylatalım” dediler ama Çelik, “O zaman bir yanlış uygulama var. Bu Şubat ayına kalsın” diyerek öneriyi askıda bıraktı. Başkan kabahati birde Yazı İşleri Müdürü Mehmet Avcı’ya atarak, “Mehmet bey, dersine iyi çalışmamışsın” diyerek Mehmet Avcı’yı azarladı. Hiçbir belediye meclis üyesi “Bu konu havada kalmaz, madde üzerinde görüşüyoruz, oylatmak mecburiyetindeyiz” demedi malesef…
2. husus Avukatın sözleşmesi bitirildi. Ali Çelik yine sert açıklamalarından birini yaptı, “Şimdi benim avukatımı Murat bey mi seçecek” diyerek, CHP’li Av. Murat Can’a göndermede bulundu. Oysa avukat, belediye başkanının değil, belediyenin avukatı olduğunu ve bu avukatı belediye meclisinin karar vereceğini başkana hiç kimse hatırlatmadı. Maalesef belediye meclis üyelerinde sıkıntı diz boyu. Kendilerinden beklenmeyen ferdi hareketleri mecliste görebiliyoruz. Oysa vicdani görevlerinin ne kadar çok önemli olduğunu hatırlatmak istiyorum.
Birde tüm Parti Belde Başkanlarının, yöneticilerinin, muhtarların ve gazetelerin köşe yazarlarının meclisi yakından takip etmeleri için mutlaka meclis salonuna gelmeleri gerekir. Kim eğri, kim doğru herkes görsün…