Engiiinnn bana inerji al, Enginnn bana uçak al, derken altın tozu karıştırılmış kahveler, lüks arabalar, villalar ve inanılmaz bir saltanat.
Bu şaşalı yaşamı insanların gözüne gözüne sokan büyük bir görgüsüzlük yıllarca aylarca sergilendi ama kimseler dokunmadı.
Filan adliyede bir bilmem ne aldığı rüşvet karşılığı bir takım dosyaları yok etmiş.
Haberleri yayınlandı birçok yolsuzluğun, uyuşturucu ticaretinin ve baronların asla yanında olmaması gereken insanla boy boy resimleri.
Bunlara şahit olan, o gösterişten ve şaşalı yaşamdan etkilenen birçok insan için rol model oldu o suç şebekeleri.
1990’lı yıllarda altın çağını yaşayan mafyalaşma ve çeteleşme yeniden hortladı.
İçeriden buldukları ağar abilerle inanılmaz servetlere kavuşup adeta paralel bir güç odağı oldular.
Asgari ücrete talim eden, emekli maaşıyla sürünen ebeveynlerin çocukları için üniversite okumaktan daha cazipti bu alan.
Al alabildiğin kadar aldığınla kalıyorsun duygusu o çeteleri dahada azdırdı.
Nasılsa tuz yoktu, kokmak korkutmuyordu et parçalarını.
Bizler, uykudamısın sevgili yarım uyan uyan şarkısıyla büyüdük.
Yarı uyanıklığın avantajlarını iyi biliriz.
Şimdi paçalar tutuştu.
Şimdi bir devlet adamı var o bakanlık koltuğunda. Şimdi yerelden genele cerahat patlıyor.
Ortalık tutuşan paça kokusunda ve o suç cenahında ağır bir panik havası hakim.
Devlet güçlü olur, hukuku tesis eder ve adalet duygusunu hakim kılarsa orası cennet olur.
Ne diyelim en azından bu yapılara şimdilik kan kusturan sayın içişleri bakanımıza sahip çıkmak, destek olmak ve şükran duygularımızı ifade etmek dışında, elinden geleni yapan sayın bakana elimizden geleni sunalım.
İyi ki devlet adamlarımız var ama herşeyi siyasetle dizayn etmenin faturası daha ağır olacak.
Çekirdekleri hazırlayın!
