SEN NEYMİŞSİN BE ABİ

Fenerbahçe’nin sağ açığı rakip ceza sahasına hışımla girdi, tam topa vuracakken rakip futbolcu arkadan tekmeyi basıp yere indirdi.
Hakem düdüğü çaldı ve düşen futbolcuyu oyundan attı.
Stad yıkıldı ne bağırışlar ne küfürler!
Derken o hakem! KPSS, ÖSYM sınavlarıyla ilgili yolsuzluk iddiaları konuşulmaya başlandı. Araştırdılar, karıştırdılar “yok da” diyemediler, “var da” diyemediler.
Derken o soruları çalan! Askerler el birliği bir Cuma günü tam da namaz vaktinde Fatih ve Beyazıt camilerini bombalayacaklardı.
Hatta daha ileri giderek Yunan jetlerinin birkaç uçağımızı düşürmesini sağlayıp iktidar itibarsızlaştırılacaktı.
Çarşaf ve sakal adlı darbe planını yapanlar!
O değil de: Ergenekon operasyonlarının 12. dalgasında Polisler, sabah saat 05.00’te ÇYDD Genel Başkanı Prof. Türkan Saylan’ın evine baskın yaptı. 81 adrese baskın yaptı, Ağır kanser hastası olan Saylan, saçları dökülmüş başındaki bandanasıyla battaniyesinin altında evinde olan biteni öylece izledi.
Hakkında onlarca dava açıldı ama öldükten sonra aklandı.
Cüzzamla mücadeleyi kazanmış, cüzdan misyonerlerine yenilmişti!
Kuddusi Okkır’ın Ergenekon’un kasası olduğunu ve örgütün tüm harcamalarının bu kasadan yapıldığını ortaya çıkardılar.
Zavallı kanser olup hayatını kaybetti ve kefen parasının bile olmadığı ortaya çıktı.
Cenazesini belediye defnederken yakınları gözyaşları içinde önce dua, sonra beddua etti.
Beş parasız adama Bilal muamelesi yaptıranlar Genel Kurmay Başkanını “terör örgütü kurup, yönetmekten ve üye olmaktan” içeri tıktılar.
Milletvekili seçilenleri “milli iradeye rağmen” içeride tuttular. Yüzlerce gazeteciyi casuslukla ve meşru iktidarı kalemle darbe yaparak indirme planından tutukladılar.
Bu tezgâhı kuran!
Hatırlarsınız: Buldozerler harıl harıl çalışırken TV kameraları şakır şakır canlı yayına bağlanıp o korkunç silahların nasıl gömüldüğünü ve darbe planına nasıl darbe yapıldığını aktarıyordu.
Demokratikleşme adına atılan bu adımlar (İftiralar) toplumda üniforma fobisine yataklık birilerine uşaklık akımının öncüsü oluyordu.
Sonradan hepsinin tasarlanmış ve planlanmış iftira ve kumpastan ibaret olduğu meydana çıktı. Tüm bu kumpası kuranlar! Silivri’de yıllarca demokrasi nöbeti tutuldu.
Rahmetli Cengiz Kutulaman dostumun ömrü yetmedi ama Silivri boşaldı!
Sadede gelelim: Hızlı treni raydan, Sibel Kekilli’yi yoldan çıkartan, Eurovizyona oy verdirmeyip, dövizde spekülasyon, memlekette enflasyon yaratan, Hariri’ye sarılan, Davos’a darılan, bedelliyi çıkarıp bedelsizleri küçük düşüren, Duygu Asena’yı feminist, Cübbeliyi Komünist, Çarşıyı terörist, Nihat Doğan’ı sosyolog, Cemil İpekçi’yi psikolog diye yutturup halkı kandıran, Soma’lı yı güzel öldüren, Ermenek’liyi madene gömdüren, ağaca düşman, AVM’ye dost, fakire makarna, yersen makara kukara!
Tüm bu yaşananların tek suçlusu ‘paralel yapı’ olduğuna göre.
13 yıldır ülkemizi yöneten Cemaate asla oy vermeyelim.
Önümüzdeki seçimlerde birde AKP’yi deneyelim “ne” dersiniz?..