Demokrasi bilincinin henüz oluşmadığı toplumlarda siyasi iktidarlar yeri geldiği zaman toplumu ilgilendiren yaşamsal sorunlara çözüm üretecekleri yerde toplumun dikkatlerini gereksiz konulara doğru çekerler.
Daha doğrusu toplumun anlık duygularını istismar ederek toplumun dikkatlerini kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirirler.
Bunun örneklerine cumhuriyet tarihinde başlamaktayız.
Örneğin; demokrat parti döneminde Kıbrıs’taki batı siyasetini protesto etmek amacıyla düzenlenen gösterilerde 6-7 eylül 1955’te İstanbul’da büyük bir kundaklama ve yağma olayı gerçekleşmişti.
Burada önemli olan o zamanki bir gazetenin ’Atatürk’ün Selanik’teki evine’ bir bomba atılmasını haber yapmıştı
Ancak hayali olarak verilen bu haber toplumun anlık bu duygularını istismar ederek o zaman ki siyasi iktidar olan Demokrat Partisinin bu olaylara neden olduğunu tarih kitapları yazmıştı.
Başka bir örnek;1945 yılında yaşanan ve basın tarihimize Tan Olayı olarak geçen ve o zaman ki siyasi iktidar olan CHP’ye fırsat yaratmak üzere iktidar yanlısı yayın organlarının kışkırtmalarıyla 4 Aralık 1945’te bir gösteri düzenlenmişti.
B/u gösteriye neden olan o zaman ki iktidara yakın Tanin gazetesinde Hüseyin Cahit Yalçın tarafından kaleme alınan ‘Kalkın Ey Ehli Vatan ‘adı altında yayınlana bir haber başlığıydı.
Başlığın altında şu satırlar yer almıştı;
‘Kalkın ey ehli vatan.Mücadele başlıyor.Ve başlamak lazım.Çünkü en azgın ve insafsız propaganda zehrini dökmesini müsaade edemeyiz..
Bunları susturmak için cevap vermek hükümete düşmez.Söz eli kalem tutan gazetecilerin ve hür vatandaşlarındır..’
Bu olayın nedeni de Tan gazetesinin o zaman ki tek parti olan CHP’nin uyguladığı baskı rejimine, ekonomik ve siyasal politikasına karşı çıkmasıydı.
İşte burada kışkırtılmış, iktidara yakın güçlerce bu görüşte olan diğer basım evleri ile birlikte Tan matbaasını yakıp yıkarak yağma etmişlerdi. Verdiğimiz bu iki örnekte toplumun anlık duygularını istismar ederek siyasi iktidarlar tarafından kendi politik çıkarları doğrultusunda ve iktidar yanlısı medya kanalı ile toplumu yönlendirmişlerdir.
Hele ki o toplumun örneğim okuma ve yazma alışkanlıkları yok denecek kadar az olursa iş başındaki iktidarlar toplumun anlık duygularını kendi çıkarları doğrultusunda istediği yöne doğru değiştirebilirler.
Yüce Atatürk’ün bu konuları içeren görüşü aynen aşağıda açıklanmıştır.
‘Bir ulusun bireyleri düşünür olmadıkça, kitleler istenilen yöne doğru çekilebilirler’
KAYNAKÇA: Basın –Türkiye basını, Cumhuriyet dönemi Türkiye ansiklopedisi 1983
MEDYANIN TOPLUM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Paylaş
