İSTİK_ LAL ŞARKISI

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, bizler GDO’lu gıdaları ve ANGUS’ları tanımazdan önce oldu her şey.
O zamanlar sokaklarda müzik, resim ve heykel yapmak serbestti. Bir ses duydu berber Üsün.
 “Nay nanannanm nırına nirinom. Nay na nay nommm nayna nay nommm”.
Başını sokağa uzatıp şöyle bir baktı. Elinden usturasını atıp sese doğru koşmaya başladı.
Usturayı atış o atış oldu, Çünkü o tasavvufi saund la bezenmiş musikinin ardından koşmaya başlamıştı ki uyanığın biri berberi kuaför yapıverdi.
Bakkal musto duydu o sesi ve terazinin topuzunu fırlatıp gitti. Gidiş o gidiş bakkal süper market oluverdi.
Eskici Haso ya “ne” demeli? Oysa müzikten anlamaz hatta nefret ederdi.
O da takıldı diğerlerinin peşine. Eskici dükkânı kapandı ve Spot mağazası oluverdi.
Bu ses, her duyanı inanılmaz şekilde etkiliyordu.
Sonra işçiler fabrikalarından çıkıp koştular. Sendikacılar aman “kaçmasınlar biz kimden aidat toplarız” diyerek peşlerinden gittiler.
Fabrikalarla birlikte sendikacıların da ağızlar kapandı. 
Sonra o kutsal musikinin ünü kasabalara köylere kadar ulaştı.
Çiftçiler ırgatlar hata ağalar bile huşuu içinde koşup gittiler sesin geldiği yere.
Topraklar çoraklaştı. Tohumlar yozlaştı, hayvanlar kısırlaştı, peyniri, eti, otu her bir şeyi dışarıdan getirmeye başladılar.
Bir kısım journalist ciler de katılınca kadro tamamlandı.
O sesi bir şekilde duymamışsan ya da beğenmemişsen Journalistçiler tarafından jurnalleniyor ‘sonrada boyunun ölçüsünü alıyor haline geldiğimiz’ yıllar başlıyordu.
Adı TARAF olan gastelerden okuyorduk yarın nelerin olacağını. “Şıp” diye de oluveriyordu.
İkmaller, telafiler, kaldırıldı. Parası çok ama ders çalışmaya vakti olmayan gençlerimiz de duyup düştüler o sesin peşine.
Bastır parayı al diplomayı kampanyasından faydalanmanın dışındaki bir diğer yol da ağlayan şirinin ceminde at olmaktan geçiyordu.
Sen onun için koşacaksın, o seni koşturacak. KPSS ÖSYM hepsi hikâyeydi.
Eskiden bir şehit haberi geldiğinde hesap soracağını açıkça dile getiren başbakan alışkanlığımızdan “Aslında askerliğin yan gelip yatma yeri olmadığını” duyduğumuz an sıyrılıverdik.
Bu yaşıma kadar bende böyle olduğunu bilmiyor, hatta vatan savunmasında hayatını yitirenlerin “Şehit” olduğuna inanıyordum. Öğrenmenin YAŞ_ının olmadığını da öğrendim, YAŞ_lı YAŞ-lı komutanların vatana ihanetten ve Sivri dillilerin anti itaatten Silivri’de toplanmasından, “artık uyandım” diyenlerin coplanmasından……
Aslında düşününce ortada enteresan bir durum da yok değildi.
Mesela o şarkıya gönül verenlerin istiklal marşımızı ve ya andımızı okumamaya başlamaları gibi.
Dünyanın en büyük ama sadece iki şarkı okuyabilen halk korosuna sahibiz. Onun için Beyoğlu’ndaki Sokak şarkıcıları susturuldu.
Önümüzde bir anayasa değişikliği var. Bende bir vatandaş olarak buradan teklif ediyorum. Okullardan kaldırılan andımızın yerine “Beraber yürüdük biz bu yollarda” İstiklal marşımızın yerinede” Aynı dağın yeliyiz biz” okutulsun ki geriye kalan %48 ahalinin AK_beti solmasın…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Mahmutlar Haber, En Güncel Haberler, Son Dakika - MahmutlarPost ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!