CUMHURİYETİMİZ 90 YAŞINDA GÜNEŞİN SICAKLIĞINI YOK EDEMEZSİNİZ

Güneşi görmemek için gözlerini oyup atsan da, O’nun sıcaklığını yok edemezsin.
Demokratik olmayan seçim ve siyasi partiler yasası ve üstüne üstlük kötü yönetimler sonucu, yitirilen güven duygusu ne yazık ki; halkımızın bilinçli ve doğru karar vermesini engellemektedir.
 
Yaklaşık 50 yıldan beri senaryo hiç değişmemiştir. Siyasi partilerin seçim öncesi tanıtım yaptıkları “vaat tabelaları” ile iktidara geldiklerinde sergiledikleri oyunlar hep farklı olmuştur.
Ülkemin sorunları bellidir. Bunları her gün bir-bir saymaya gerek duymuyorum. Ancak; bu sorunların kaynağını sistemde aramaya kalkarsanız, henüz tam olarak ölçemediğiniz bu sistemin gücü karşısında mutlaka yok olursunuz.
Bu sistemi vur- kaçlarla çözmeye çalışma gayretleri, her zaman hüsranla sonuçlanmıştır. 1973-1977 yılları arasında, başta Tarım Bakanlığı olmak üzere Bakanlık koridorlarındaki takunya sesleri uzay boşluğunda kaybolmuştur.
Hiç kimsenin şunu aklından çıkarmaması gerekir.
Cumhuriyet kolay kazanılmamıştır.
Demokratik hakların tanındığı ölçüler içerisinde herkes dilediğini yapmakta hürdür.
Bırakalım bunları.
Önemli dersler çıkarılacak kadar denemeler yapıldı. İşinize geldiği zaman Demokrasiye sarılmak, işinize gelmediği zaman tü-kaka.
30 – 40 Yıl önce bu ülke insanları Müslüman değimliydi?
30 Yıl önce tesettür giyim sektörü var mıydı?
1984 lü yıllarda, fakir üniversite öğrencilerine türban giymesi karşılığında aylık 3 bin 500 lira maaş bağlandığını birinci ağızlardan duydum ve bunları bu gün gibi hatırlıyorum.
Halk egemenliğine dayalı, laik ve çağdaş Türkiye Cumhuriyetinin 90. yılını
onurla ve gururla kutladık.
O Cumhuriyet; öylesine muhteşem bir güneş ki, O’ nu duyabilmek, O’ nu anlayabilmek, O’ nu yaşayabilmek ve O’ nu görebilmek için, O’ nun Nutku’nu defalarca ve usanmadan okumak gerek. Tabi ki; görmemek için oyup attığınız gözlerinize tekrar kavuşabilirseniz.
Saygılarımla.