BİZ İSTERSEK OLUR…-Hasan İlhan

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Herkes eteklerindeki taşları sonuna kadar dökmeye, geçmişte aldıkları kararları da hayata geçirmeye kararlı…
Türk Milleti olarak içimize sinmeyen, hatta hiç de hoşnut olmadığımız sözleri duyar olduk bugünlerde…
Yazılı ve görsel medya organlarında tartışılmasından ziyade kapalı kapılar ardında tartışılan ancak, açıkça bilinen ve dillendirilen Demokratik özerklik yapılanması uzun yıllardır bilinen ve buna rağmen hayata geçirme umutlarının katiyen kabul görmeyeceği hâkimiyeti vardı.
Yaklaşık 30 yıldır sürdürülmeye çalışılan silahlı ve kanlı mücadelenin sonunda barışa olan umutların arttığını göstermeye çalışmak, aslında biz Türkler tarafından pek de inandırıcı tarafı olduğunu düşünmek, söylemek yanlış, hatta hıyanet olarak düşünülmektedir.
Hiç bıkmadan, usanmadan ve vazgeçmeden devam eden kanlı mücadelenin sonunda geriye dönüp baktığımızda görülen hataların başında yaptığımız en önemli şey, her önümüze gelen gerçeklerin karşısında çözüm üretmek yerine “her şeyi kısadan kestirip atmak” oldu.
Bu yapılan hataların üstüne yenilerini bina ettik…
Sonucunda da kin ve nefret tohumlarının kat ve kat arttığını bugünler gelince gördük ancak…
Kendi hatalarımızı da unutup,
Nasıl olurda terör gruplarının içerisinde okumuş üniversite mezunları bulunabiliyor, hayretleri içerisinde örtbas etmeye çalıştık…
Rahatlığımızdan ödün vermedik hiçbir zaman…
Teröristleri öldürürken sevindik, şehitlerimizi kaybedince attığımız sloganlardan sonra siyasi veya psikolojik hiçbir önlem almayarak en kısa yolu seçtik ve kötülük peşinden koşanlara destek olmaya devam ettik…
Bunları bizler belki de bilmeyerek yaptık. İçimizdeki acı, duygu seli…
Ya sorumlular?
Bizim verdiğimiz tepkileri kısa vadeli çözümlerle günü kurtararak önü alınmaz çözümsüzlüklere sürükleyenler şimdi neredeler ki?
Bazıları haklar verilmez, istenir yöntemini daha çok kullanır hale geldi. Bizler de, “nasıl olsa bizim haklarımız korunuyor, istemeye ya da korumaya gerek yok” dercesine sessiz ve derinden bekliyoruz.
Amaç, hır gür çıkarmak değil elbette…
Yıllarca çıkardık da ne oldu?
Olan şehitlere, alev alev yanan ocaklara oldu…
Biz kendimizden geçtik, bari şehitlerimizin haklarını korumaya çalışan olsa.
Beklenti ve umutlar yeni yılda daha çok olacak, görüşme ve hareketlilik daha fazla artacak. En önemlisi de Haziran ayında yapılacak genel seçimler daha fazla önem arz etmekte.
Bu yüzden de iktidar ve diğer muhalefet partilerinin işi de gün geçtikçe zorlaşacağa benziyor…
Burada bilinmesi gereken en önemli mesele de;
Kimin ne istediği değil, bu milletin dediğinin olacağını herkesin bilmesi lazımdır.
Yani, biz istersek olur.
Tarih kitapları da aynen tasdik ediyor zaten.
Acısıyla, tatlısıyla geçirdiğimiz 2010 yılının ardından 2011 yılında da; yeni hedeflere, umutlara, sağlıkla ve mutlulukla ulaşmanızı, her şeyin dilediğiniz gibi olmasını temenni ediyorum.
Nice yıllara…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Mahmutlar Haber, En Güncel Haberler, Son Dakika - MahmutlarPost ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!