İLİŞKİLERDE BAĞLANMA BOZUKLUĞU
Başkalarıyla sağlıklı, dengeli, sevgi dolu ve samimi ilişkiler kuramayan bireyin duygusal bozukluğunun tanımıdır, bağlanma bozukluğu.
Bağlanma bozukluğu’nun temeli önce anne ve babadan başlar. Daha da gerisine gidersek buraya ataları da katabiliriz. Çünkü anne ve babada Ataların devamıdır.
Bağlanma bozukluğu yaşayan insanlar daha çok samimiyetten kaçan veya onu reddeden kişilerdir.
ANNE İLE BAĞLANMA
Çocuk hayata anne ile başlar. Anne çocuğa hem ilk veren hem de çocuğun hayatındaki en önemli kişidir. Anne ile ilişki çocuğun yaşamında tüm ilişkileri etkiler.
Yaşamın başlangıcında çocuk annenin ruhunun devamıdır. Anne neyse çocukta odur. Annenin ruhundaki hiçbir şey çocuğun algılarından gizlenemez.
Çocuk, öz değer ve değerlilik duygusunu ilk önce anneden alır.
Bebeklik ve çocukluk yıllarında, anne- babanın duygusal, fiziksel ve ruhsal olarak çocuğundan uzak kaldığı durumlarda, çocuğun istismar edildiği, terkedildiği, annenin erken ölümü bireylerde görülen duygu bozukluğunun sebebidir.
BABA İLE BAĞLANMA
Hiçbir bağlanma anneyle çocuğun arasındaki bağlanmanın ötesine geçemez.
Bunun yanında babayla bağlanma da tüm çocukların duygusal gelişiminde çok büyük bir önem kazanmaktadır.
Çocuk birinci kimliğinin yarısını annesinden alıyorsa da diğer yarısını da babasından alır. Babayla güvenli bir bağlanma çocuğun duygusal gelişimini destekler.
Çocuk burada yeterlik duygusunu babasından alır.
Baba çocuğun ruhsal gelişiminde belirleyici bir etkiye sahiptir. Kızların babaları ile ilgili ilişkileri sağlam ise dengeli bir bağlanma, güvenilir bir partneri yaşamına çeker. Eğer baba ile kızların bağlanması sağlıksız ise bu bağlanma başarılı partneri ilişkilerine sıkıntı yaratır. Kızlar iş ilişkilerinde babayla bağlanmada bitmemiş işleri dengelemeye ya da tamamlamaya çalışır.
Babalar ve oğullarıyla arasındaki bağlanma, erkeklik daha çok güç güvenirlik içerir. Oğullar kadınlara yönelik sevgi ve davranışı da babasından öğrenir.
Bu iki bağlanma çocukların hayatları boyunca erkeklerle ya da kadınlarla geliştirici ilişkinin temelini oluşturur.
Bir kız kadın olmayı annesinden, bir erkek ise erkek olmayı babasından öğrenir.
Bir kadın evde babasıyla problemini halledemediyse bunu hayatına çekeceği partneri ile halletmeye çalışır. Aynı şekilde bir erkek annesiyle problemini çözemediyse daha sonra hayatına alacak kadınla bunu halletmeye çalışır.
Buda ilerleyen zamanlarda çok büyük problemler yaratır.
Anne ve baba çocuklarıyla güvenli bir bağlanma kurduğu zaman çocukları da hayatları boyunca kuracakları diğer ilişkilerde güvenli bir şekilde bağlanma yaşayacaktır.
Çocuklarda ve yetişkinlerde yaşanan bağlanma bozuklukları daha çok kendini korumak amaçlı savunma mekanizmasıdır.
ÇOCUKLARDA BAĞLANMA BOZUKLUĞU
GÜVENLİ BAĞLANMA
Çocukların kimliklerini oluşturulabilmesi, benliklerini tanıyabilmesi ve karekterlerini zarara uğratacak tehlikelerden koruyabilmesi için güvenli bağlanma önemlidir!
Bu bağlanma anne ile çocuk arasında ilk iki yıl içinde oluşması gerekir. Önce çocuğun annesine bağlanması, daha sonrada yaşama ve nasıl yaşaması gerektiğine bağlanır.
Çocuk burada hem kendini hem de dış dünyaya kolay güvenir.
GÜVENSİZ ÇELİŞKİLİ
Burada çocuk kendine güvenmez ama dış dünyaya güvenir. Dış dünya demek daha çok annesi demektir. Anne ile çocuk arasında derin bir bağ vardır. Çocuk bütün hareketlerini anneye bağlı ve bağımlı olarak geliştirir.
GÜVENSİZ KAÇINAN
Çocuk burada ne kendine ne annesine ne de dış dünyaya güvenmez. Bu sebepten çocuğun bütün tepkileri durağan ve durgundur.
Yani dış dünyanın ve annesinin yaptığı hal ve hareketlere bir nevi tepkisizdir.