BİZ NE HALE GELDİK!
Biliyorsunuz aylardan beridir yazmıyorum.
Ülkemin durumu malum.
Ülkemde her gün şehit haberleri gelirken benim Mahmutlar’ın sorunlarını yazmam pekte içimden gelmedi doğrusu.
Fakat ülke olarak kanıksadık alıştık artık.
Açık söyleyim Şehit haberleri çokta halkımızın içini acıtmamaya başladı.
Uyuşturdular bizi adeta.
Biz yedi düvele ders veren bir ülkenin fertleri iken bir şehit haberi duyduğumuzda evimizde 3 gün radyo bile açmazken şimdi umursamaz olduk toplum olarak. Ne hale geldik biz veya şöyle düzelteyim bizi ne hale getirdiler.
Artık bu haberler sıradanlaştı.
Televizyonlar bile üçüncü-beşinci haber olarak vermeye başladı şehit haberlerini.
Eskiden ülkemde bir olumsuz haber olduğu zaman gazinolar kapanırdı eğlenceye son verilirdi.
Camilerimizde mevlid-i şerif okunurdu. Herkes bu konuyu konuşur milli birlik şuurumuz ön plana çıkardı.
Yazamadım aylarca…
Okuyucularım her hafta bana, ‘Yine göremedik köşende seni, niye yazmıyorsun?’ demelerine bir cevap bile veremedim. ‘Mahmutlar elden gidiyor’ diyenlere, ‘ülke elden gidiyor’ diyemedim.
‘Hayat devam ediyor’ diyorlar elbette öyle ama biraz saygı, biraz ilkeli duruş sergilememiz gerekmez mi?
*** *** ***
ARTIK MAHALE KELİMESİNİ KULLANMIYORUM
Mahmutlar Mahallesi demeyi hiç içime sindiremedim. Bir gazeteci olarak siyasetçilerden bile on kat daha bu haksızlığa dur demek için mücadelemi sürdüreceğim. Mahmutlar Mahallesi kelimesini hiç sevemedim. Sizde bu kelimeyi Mahmutlara yakıştıramıyorsanız sizde Mahalle kelimesini kullanmayın sadece MAHMUTLAR deyin.
Bizi bu duruma düşürenleri lanetliyorum. 32 bin nüfus karşısında Mahalle olmayı kendime yediremiyorum. Bir dengesizlik, bir haksızlık olduğunu 2 yıl önce yazdım söyledim. Mahmutlar gibi Akdeniz’in parlayan yıldızı bir muhtarlıkla yönetilsin, onunda hiçbir yetkisi olmasın.
Benim baba ocağım Karaman’a bağlı Göktepe Kasabası 2000 nüfuslu bir yer. Göktepe’nin 1 Belediye Başkanı, 9 Belediye Meclis Üyesi, 8 muhtar olsun….ve sen isyan etme!
Yok böyle bir dünya..
Bu dünyada böyle bir adalet varsa oda Türkiye’dir.
Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun ilçesi Taşkent’in şehir merkezi 1500 nüfuslu. Büyükşehir yasası ile Taşkent’in beldeleri kapandı. Taşkent ilçesi kapanan beldelerinin tamamı, köyü, mahallesi, nahiyesi tamamı 6600 nüfusa sahip. Mahmutlar’ın sadece şehir nüfusu 32 bin gel de isyan etme.
*** *** ***
Peki, Belediyemiz Büyükşehir yasası ile kapandıktan sonra ne değişti hayatımızda?
İnanın çok şey..
Gelir düzeyimizden kültürümüze kadar her şey taban yaptı hatta çukura düştük.
Mezra gibi mi olduk elbette hayır ama ilçelik bekleyen bir halk hayal kırıklığına uğradı Mahalle olduğumuzda.
Örnek vermem gerekirse Belediyemiz dururken Mahmutlar’daki işadamları zamanlarının büyük bir bölümünü Mahmutlar’da geçirirdi.
İşadamları, siyasetçilerle, halkla şehir merkezindeki restoran, pastane ve cafe gibi yerlerde oturup sohbet ederler, şehir medeniyetini yaşarlardı. Şimdilerde hiçbir yatırımcıyı ne bir cenazede ne de düğünlerde göremiyoruz. Yatırımcı Alanya Belediyesi’ne gidiyor, işini görüyor, siyasetçisiyle işi varsa Alanya şehir merkezinde görüşüyor Mahmutlar’da yatırımı varsa sadece işini gelip kontrol edip geriye dönüyor yani Mahmutlar’ı transit geçit gibi kullanmaya başladılar.
*** *** ***
Bunlar sadece şehrin yaşadığı sıkıntılar.
Ya hizmet sıkıntılarına ne demeli?
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in sloganı olan ‘Büyükşehir size iyi gelecek’ lafta kaldı sadece.
Hiç düşündünüz mü Büyükşehir Belediyesi’nin bir ayda Mahmutlar’dan kaç para su geliri aldığını, ya da tabela ve reklam parası ya da çeşitli vergiler?
Peki, Mahmutlar’a iki yıldan bu yana ne verdi Büyükşehir Belediyesi?
Barbaros Caddesi üzerinde 20-30 turuncu elbiseli çalışan orta refüj tüm işleri.
Sürekli ağaçlarda budama sürekli çiçek türü kazalları oradan söküp, öbür tarafa dikme. Ağaçların kenarlarına birer parke taşı koyma kısacası çalı çirpi ile uğraşarak dostlar iş başında görsün çabası. Yok öyle kandırmaca..
Bu Büyükşehir yasası ile kapatılan Belediyemizin geri kazandırılması ya AKP hükümetinin bitmesiyle mümkün olacak ya da Mahmutlar’lı AKP’liler ağabeylerine, ‘bu böyle devam edemez, bu yasa ile olmuyor’ diyerek ayağa kalkmalılar ve seslerini yükseltmelidirler.
Yapabilirler mi, hiç sanmıyorum.
Mahmutlar’daki AKP’li siyasetçiler Mahmutlar için kılını bile kıpırdatmazlar. Ancak kendi siyasi gelecekleri için ağabeylerine, “Efendim çok iyi yönetiyorsunuz, başarılısınız” gibi cümleler kurarlar ya da kendi çıkarları için kuzu gibi yatar kedi gibi mırıldanırlar.
Bu bir suçlama mıdır, evet suçlamadır.
Üstüne alan alsın!.