KİRALIK DAİRE (TÜRK’E UYGUN DEĞİL)

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yüz yıl önce Lozan’da Lord Curzan; ‘Şimdi bir takım kazanımlar sağladınız. Ama bizim paramız var. Parayla bir gün, işgal edip de yapamadıklarımızı masa başında ve paramızla yapacağız’ demişti.
Ve bugün ülkemizin 25 milyon m2 toprağı sistematik bir şekilde yabancılara satıldı ve hala satılmaya devam ediyor.
Arazi, arsa, konut ve dükkan adı altında satılan bu vatan topraklarından kazanılan paranın ülkeye hiçbir katmadeğer sağlamadığı gün gibi ortada.
Verimli tarım arazilerinin imara açılmasıyla başlayan betonlaşma ve tarımsal kayıpta işin bir başka dramatik yönü.
Özellikle kıyılarda ve büyük kentlerde bu vurgun işgale dönmüş durumdadır.
1 birim parası paramız karşısında 20 birime denk gelen yabancılar iştahı açık inşaat firmalarının gözdesi olurken, bu toprakları korumakla mükellef şahısların reklam desteği ile adeta bayram etmektedirler.
Yabancılar açısından sofra bu kadar zengin ve ucuzken Türk insanı tarihinde ilk defa barınma sorunuyla karşılaştı.
Bu sorunun diğer tetikleyicisi ise açık kapı politikasıyla ipini koparanın ülkemizde soluğu almasından kaynaklanan konut stoku problemi oldu.
“Su akarken testini doldur” diyen atasının sözünden çıkmayan ev sahipleri başladı var mı artıran demeye.
O çok vatansever mülk sahipleri işi o kadar ileriye götürdü ki ‘Kiralık daire ilanlarının altına (Türk’e uygun değil) ibareleri koymaya başladılar.
Bunu yazan geri zekalılar başları sıkışınca Türk polisini, Türk jandarmasını, Türk doktoru, Türk öğretmeni arıyor ama ev vermiyor.
Şuan ülkenin hemen her yerinde kiralık konut sıkıntısı yaşanıyor.
Elin yabancısı basıyor 3 binlik eve 15 bini.
Bizimkiler durur mu parayı ver gerisi kolay!
Özellikle bölgemizde memurlar ev bulamaz hale geldi.
Doktorun yüzü gülmüyor diye sitem edip aynı doktoru kira ile soyan vatandaşı bu duruma getiren belli.
Sorun tamamen iktidarın denetimsiz göç ve cari açığa çare olarak bulduğu konut satışı politikasından kaynaklanmaktadır.
Oturum izni furyasından sonra turizmin yavaş yavaş öldüğünü göremiyorlar.
Konut satışındaki pervasız gidişatın şehirlerin demografik yapısını bozduğunu ve ülke topraklarının el değiştirdiğini buna bağlı olarak sermayeninde el değiştirdiğini göremiyorlar.
Korsan işyerleri ve korsan çalışanların denetlenmemesi ise başka bir skandal.
Geldiğimiz noktada Ümit Özdağ haklı sığınmacıların tamamının gönderilmesini bende istiyorum.
Benim insanıma sıkıntı yaratacak hiçbir şeyi hoş göremem.
Kemal Kılıçdaroğlu haklı.
Yabancıya konut, toprak ve ticari alan satışı derhal durdurulmalıdır.
Efendim kriz olurmuş!
Peki, insanlarımızın yaşadığı bu kriz değil mi, vatan toprağını satarak daha nereye kadar gidilecek, anlı şanlı insanların çözüm önerilerine bıktım, 100 bin dolar kriteri ile çözüm mümkünmüş.
Yasak bir geçiş dönemi konularak derhal gelmeli, kriz filan olmaz, yapılan konutlar kendi insanımıza satılır ve herkes kazanır. Asgari ücret 8 bin beş yüz lira olmuşken kim olsa 150 bin euroyu verir istedigi evi alır.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Mahmutlar Haber, En Güncel Haberler, Son Dakika - MahmutlarPost ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!