YAŞAMA DAİR… – HASAN İLHAN
İnsanoğlunun yaşamlarını idame etmelerinden daha değerli ne olabilir ki?Soğuk havaların başladığı bugünlerde Domuz Gribinden ölenlerin sayısı gün geçtikçe artmaya devam etmekte…Durum böyle iken domuz gribi ile mücadele amaçlı geliştirilen aşıların kullanılıp kullanılmama kararı noktasında tartışmalar da ayyuka çıkmış vaziyette…H1N1 Virüsüne karşılık geliştirilen aşılar ile ilgili tartışmalardan görünen odur ki; vatandaşlarımızın kafasının çok karmaşık hale getirildiği…Haksız da değiller hani…
Çünkü görsel ve yazılı medyada bu işin uzmanı olan kişilerin dahi farklı yönde görüş beyan etmeleri daha vahim bir boyut taşımakta…
Peki ne yapmak gerekli?
Sizler kendinizi ve ailenizi, özellikle de çocuklarınızın kronik rahatsızlıklarını en iyi bilenlerdensiniz.
Bunun yanında bir de risk grubu kapsamında yer alan çocuklarımızın ve yaşlı büyüklerimizin sürekli gitmiş oldukları doktorlarından görüşlerin alınması…
Bu noktada doktorlarımızın çoğunun kendi görüşlerini sıraladıktan sonra “yine de siz bilirsiniz” gibi sözlerle karamsar kalabildiğinizi de duymaktayız.
Duruma göre değerlendirmelerin sonunda en iyi kararın size bırakılacağını da bilmenizde fayda var…
Bu durumun sebep ve sonucunu aşağıda diğer konularla bağlayıp açıklamaya özen göstereceğim.
En önemli olanı da; ister aşı yapılsın ya da yapılmasın herkesin uygulaması gereken temel kuralları var…
Olumsuz hava şartlarından korunmak, temizlik kurallarının sık sık gözden geçirilmesi, sağlıklı beslenmeye dikkat edilmesi ve kalabalık mekânlarda mümkün olduğunca fazla kalınmamasına dikkat edilmesi gibi…
Farkındayım çocukların çoğu pek laf dinlemezler…
Tıpkı bizim çocukluğumuz gibi…
Kim bilir belki de bizden kapmışlardır…
Aynı şekilde GDO’ lu yani, herkesin bildiği Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar konusu var…
Sanki ilk defa duymuşuz gibi…
GDO’ lu ürünlerde yapılan kontroller neticesinde problem olmadığına dair rapor olsa bile uzun vadeli insan vücuduna zararının olup olmadığı henüz belli değil…
Çünkü bir insan yaşamı kadar uzun bir yenilik değil…
Henüz 13–15 yıllık bir teknolojik çalışma…
Sonuç olarak; Dünya’da hızlı tüketimin ve nüfusun artış oranına bakıldığında daha birçok teknolojik yeniliklerin olabileceğini ve bu durumda dikkatli ve bilinçli toplumun öne çıkarılması suretiyle engellerin aşılması ya da ötelenmesi mümkün gözükmektedir.
Yapılmak istenen her şey “Yaşama dair” gelişmeler…
İster olumlu, isterse olumsuz…
Ama siz yine de mümkün mertebede her türlü sebze ve meyveleri mevsiminde yemeye ve küçük bir araştırma ile GDO’ lu ürünlerden uzak durmaya gayret gösterin.
Biliyorum herkesin her yerde bunu yapma şansı azdır belki ama bulunduğumuz bölgede bu iş biraz daha kolay…
Günümüzde bilgi sahibi olmak çok daha kolay…
Aman dikkat edin bazen konuyu yarım bilmek hiç bilmemekten daha tehlikeli ona göre…
Sadece Kitap ve Ansiklopedilerin bulunduğu okul ya da İlçe Kütüphanelerinden yararlanarak öğrenmeye çalıştığımız dönemlerdi o günler…
Belki de çoğumuzun onu bile göremediği ya da anne ve babasının dahi ilgi göstermediği bir okul dönemi yaşayanlarımız olmuştur…
Bütün bu zorluklara rağmen bizlere hayatı ve gerçekleri öğretmek için mücadele eden, her şeyini ortaya koyan eğitici kadrolarımız…
Öğretmenlerimiz…
Dün 24 Kasım’dı…
Her yıl “Öğretmenler Günü” olarak kutlanan bugünün; daha çok sorunların anlatıldığı bir gün olarak değil de, sorunlara çözüm bulunmuş ve haklı olarak kutlayabilecekleri yaşanabilir, mutlu bir hayatın sadece bir günü olmasını temenni ediyorum.
Sizler, hayatın en iyi şeylerine layıksınız.
Ayrıca, hafta sonu bütün Müslümanların Kurban bayramını kutluyor, ülkemizin birlik ve beraberliğine katkı sağlaması konusunda temenni ve dileklerimi belirtmek istiyorum…
Esen Kalın,