TARİH DAİMA BAŞARANLARI ÖDÜLLENDİRİR

Dünya varolduğundan beri insanlar daima başaranları ödüllendirip kahraman, kaybedenleri cezalandırıp hain ilan etmiştir.
Kazanmak için ince bir zekâ, işi bilirlik ve şans silsilesine ihtiyaç vardır.
Kazanmanın ana öğeleri vardır.
Sen doğruları yapacaksın, karşındaki hata yapacak, ya da sen az hata yaparken karşındaki çok hata yapacak.
Geride bıraktığımız bir asrı aksi yönde irdeleyebilseydik, ya da olaylar tersine gelişseydi bugün başka kahramanlarımız, bambaşka hainlerimiz olacaktı.
Eğer Hitler, Alman halkına verdiği 6 haftada Moskova’ya Alman bayrağını dikme sözünü yerine getirseydi dünyanın en büyük askeri dehası olarak tarihe geçerdi.
Yine Norveç’i işgal eden Hitler, ele geçirdiği Ağır suyu (Atom bombası yapımında kullanılır) Norveç’ten ülkesine ulaştırabilseydi, Fransız ve İngiliz komandoları bu kimyasalı taşıyan feribotu batırmasalardı, atom bombasını ilk Almanlar kullanacaktı.
Eğer Amerika, Japonya’ya atom bombası kullanmasaydı kamikaze saldırılarıyla toplam deniz gücünün yarısını kaybettiği için savaşı Japonlar kazanacaktı.
İkinci dünya savaşında Almanlarla müttefik olan Osmanlının planı yolunda gitseydi, Mustafa Kemal herhangi bir Osmanlı subayı olarak tarihte kaybolacak ve bugün biz başka birilerini kahraman ya da hain ilan edecektik.
Tarih her zaman kazananları kahramanlık hanesine yazarken, tarihi de hep kazananlar yazmıştır.
Araplar, Bağdat, Filistin hattında savaşan Osmanlı askerlerine ihanet edip İngilizlerin tarafına geçmişti.
İngilizler tarafından esir alınıp Myanmar’a gönderilen 12 bin Osmanlı askeri Maytown’da bulunan dünyanın en muhteşem dev botanik bahçesini ve demiryollarını inşa etmişti.
Mondros mütarekesinde serbest bırakılan askerlerimizin en az yarısı hayatını kaybetmişti.
Eğer o ihanet olmasaydı bugünkü İsrail olmayacaktı ve Ortadoğu haritası başka şekilde çizilecekti.
Çanakkale geçilseydi hiç kuşku yok ki bugün anadil tartışmaları olmayacak ve herkes İngilizce konuşacaktı..!
Bir her dönemin kahramanları, birde tüm dönemlerin kahramanları vardır.
Her dönemin kahramanları doğar, yaşar, kahraman olur, sonra ölür ve unutulur.
Tüm dönemlerin kahramanları ise ölümsüzdür.
Güncel tarih her zaman başaranı, oyunu kuralına göre oynayıp kazananı yazsa da, asıl tarihi yazanlar gerçek kahramanlardır.
Yinelenen başarı asla tesadüf değildir.
Bugün içinden geçtiğimiz dönemi tarih nasıl yazar bilemeyiz ama bir asır önce yazılan tarihten bugüne bırakılan mirasa sahip çıkmamız en temel görevimizdir.
Fatih’i, Atatürk’ü keyif olsun diye sevmiyor bu toplum.
Özellikle sosyal medyada en ağır dille eleştiriliyor kahramanlarımız, ama unutmayalım ki birilerine atılan pislik onu atanların bünyesinde üretilir.