‘NE İSTEDİĞİMİZ ÇOK ÖNEMLİ’ -Hasan İlhan

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Tahammül etmek, edebilmek, etmeye çalışmak…
Hayatım boyunca gerçekleşen siyasi seçimlerde kazanılan zaferlere bile tahammülümüz olmadı ki, bu referandum seçimlerinde olsun!
Neden acaba?
Bir defa amacının dışında gerçekleşen propagandalar dışında gerçeği hiçbirimiz öğrenmeyi değil de bilmemeyi daha çok istedik. Esas yanlışımız burada başlıyor bir defa…
O zaman referandum sonucunun partiler için zafer ya da yenilgi sayılacağını bir kenara bırakmamız lazım. İllaki partiler için yorum yapacak isek, performanslarını ölçme adına verip veriştirmeden sağlıklı yorumlamaları yeterli olabilir.
Yanlış başladığımız bu yarışta değerlendirme ve yorumlar da; bilerek yönlendirmeler dışında olsa da yine yanlış veya çok farklı yorumları beraberinde getirebiliyor…
Bu tahammül edememe durumu sadece siyasi yaşamda gerçekleşmiyor elbette…
Komşusunun hatta en yakın akrabaların dahi varlık sahibi olmalarına bile tahammül edemeyenlerimiz vardır içimizde…
Demez miyiz etrafımızdaki tahammülsüz insanlara “Çalış seninde olur” diye…
Siyasi düşünceleri zıt görüşlü olan can dostu iki arkadaşın dahi birbirlerine girercesine ya da kavga eder gibi tartıştıklarını görürüz…
Bu arada tarafsız yapılan yorum sonucunda karşıdan; “Hadi canım sende” gibi bir cevabı almanıza da sebebiyet verebiliyor.
İllaki kutuplaşmış görüntüsü ya da cevabı vermeniz şart!
Neden tahammül edemiyoruz ki!
Hayatın çivisi çıkmaya mı başladı, yoksa kimsenin kimseye saygısı mı kalmamış…
İktidar(Güçlü) haklı çıktıkça Zayıf gittikçe tembelleşmeye doğru yüz tutmaya, iyice zayıf kalmaya mı yüz tutuyor?
Zoru başarmak yerine kolaya kaçmak gibi mesela…
Bu güzelim Ülkede engellerin üzerine gitmeyi seçme yerine, neden mutsuz yaşamak için bir sebep ararız ki!
Çalışınca başarıyı, başarınca da mutluluk, mutlu olunca da hayatın anlamı daha farklı olmaz mı?
Mücadele, Engeller, Yorgunluk olmalı zaten bu kavramların içinde…
Tadı, tuzu, biberi yani…
Başarı demişken, bir hatırlatma yapmamız lazım…
Geçen haftaki yazımda referandum propagandalarına bakarak muhalefet partilerinin sonuçlar ile ilgili önlemlerinin ve sebeplerinin araştırılması yönünde serzenişlerim olmuştu.
Yani Evetlerin Yüzde 58 kısmının neden muhalefeti beğenmediği ile ilgili…
Bu defa da Hayır’ların neden yüzde 42 olduğunun özellikle iktidarda olan Ak Partinin araştırması özellikle kutuplaşma sebeplerini ortadan kaldıracak nedenlerle yüzleşmesi bakımından önem arz etmektedir.
Bence Ülkenin en önemli sorunlarından birisi…
Düşünsenize…
İktidara özellikle Liberal ve milliyetçi tabandan oy veren çoğu insanda bile olduğuna inandığım “acaba mı?” soruları kafasının bir köşesinde yer etmekte…
Bu tür şüphe ve nifakları özellikle kullananları ve niyetinde olanları zaten saymıyorum.
Bunlar ister İktidardan, isterse muhalif kesimden olsun adına; “Samimiyetsizlik” der geçeriz…
Ama bu niyette olanların yüzdesi azımsanmayacak kadar da çoktur.
Bilinmesi lazımdır.
Ne olduğu ya da ne olacağı değil, ne istediğimizin doğruluğu bence çok önemlidir.
Esen Kalın, Hoşça kalın…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Mahmutlar Haber, En Güncel Haberler, Son Dakika - MahmutlarPost ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!