MEYDAN SAVAŞI 2

Geçtiğimiz hafta CHP’de yaşananlarla ilgili bir yazı kaleme almıştım. Beğenenler de oldu, beğenmeyenlerde. Zaten ortaya koyduğunuz bir ürünü herkes beğeniyorsa mutlaka bir sıkıntı vardır. Demokrasi böyle bir şey olsa gerek. Evren Çalışkan’la, oturup konuşma imkânımız oldu. Kendisine Alanya siyaseti ve kendisinin bu arenada ki yeri ile ilgili sorular sordum. Açık yüreklilikle cevapladı. Ak Parti Mahmutlar Belde Başkanı Evren Bey, özetle,”Ben kendi adıma çıkıp meclis üyesi olacağım demem. Ama şahsıma bir görev verilirse hayır da demem. Alanya’da adayımızın kim olacağı henüz belli değil. İsimler netleşmeden bizlerin ortaya çıkıp fikir beyan etmesi çok bir anlam taşımaz. Öncelikle resmi bir görmek lazım” dedi. Ak Partinin Alanya’da, 2009 yerel seçimlerine göre işi bir hayli zor görünüyor. Kapatılan 16 Beldede gizlide olsa Ak Partiye karşı büyük bir öfke var. 2 B protestoları da bu tepkilerin tuzu biberi olmuştur. İsimlerin elbette önemi var ama iktidarın son yıllarda çıkardığı yasaların bir çoğu, bölgemizdeki insanları yaşam tarzlarına ters düşmüştür. Ak Partinin Akdeniz bölgesinde bir hayli yıprandığını söyleyebiliriz. Ama şu gerçeği de göz ardı etmemek lazım. Eğer AK Parti Antalya Büyükşehir başta diğer ilçelerde seçimi kazanırsa, bu CHP ve MHP’nin ikramı olur. Olur mu dersiniz? Gelelim MHP’ne, Belde Başkanı Hasan Basar ile konuştuk aynı konuları. Açık söyleyeyim 3 Belde Başkanından en rahat olanı Hasan Basar. Tüm aday adaylarıyla aynı mesafede duruyor. “Adayımız kim olursa olsun fark etmez yanında oluruz” diyor. Kendisinin Belediye Meclis üyeliği düşünüp düşünmediğini sorduğumda,”Partimin vereceği her türlü görevi kabul ederim” diyor. Mahmutlar’da bulunan 3 siyasi partinin, belde menfaatlerini korumak adına ortak bir çalışma yapabileceklerine işaret ediyor. Bence güzel de söylüyor. Anayasa Mahkemesinin son kararını vicdani bulmadığını da belirten Basar, Belediyemizi zorla elimizden aldılar. Bizlere sorma gereği bile duymadılar. Dolayısıyla bu verilen kararı beldem adına üzüntü verici buluyorum. İnşallah İlçe oluruz ya da Avrupa Mahkemeleri bu kararı kaldırırda vicdanımız rahatlar, diye sözlerini tamamlıyor. 2009 Yılında tanıdığım Hasan Basar’la, bu günkü Hasan Basar arasında çok fark var. Omuzlarına aldığı yükü taşıyabilmek adına son derece temkinli ve ihtiyatlı konuşuyor. Beldelerin kapatılmamasına yönelik yaptığımız çalışmaların en önemli isimlerinden birisiydi. Ahmet Asil ve Hasan Basar’ı bu çalışmalarından dolayı her zaman takdir ettim. Şimdi gözler Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin vereceği kararda. İptal çıkarsa Hasan Basar ve Ahmet Asil için iyi bir prestij olacak.