MEMLEKETİMDEN İNSAN MANZARALARI- Ender Karaca
Şu anda önümde büyük şair Nazım Hikmet’in 1961 yılında yazdığı Memleketimden İnsan Manzaraları adlı kitabı duruyor.
İlginç bir kitap. Yazar insanların yaşam biçimlerini o andaki durumlarını baz alarak anlatmaya çalışmış.
Kitabı gözden geçirirken, ülkemde de şu anda yaşanan bazı olayları memleketimden insan manzaraları olarak görmeye çalışırsak;
İnsan öyle ilginç olaylarla karşılaşıyor ki yaşanan bu olayları anlamakta zorluk çekiyoruz.
Örneğin;
Tetikçi katil Mehmet Ali Ağca’nın geçen hafta cezaevinden çıkışını hemen hemen tüm televizyon kanalları anında ve canlı olarak naklen yayınlamaları, tüm sağ duyulu vatandaşlar tarafından tepki ve üzüntü ile karşılanmıştır.
Kim bu tetikçi M. Ali Ağca? Ülkeye ne vermişte medya tarafından bu kişi hemen gündeme getirildi?
Ülkemizin başka sorunları yok mu?
Esasında ülkemizde çözüm bekleyen büyük sorunların başında işsizlik ve gelir dağılımındaki adaletsizlik gelmektedir.
Bu sorunlara paralel olarak şayet o toplumdaki;
– Kişilerin elde ettiği kazancın kaynağı yine o kişilerden sorulmuyorsa,
– Kişiler yeri geldiği zaman bir lokma ekmeğe muhtaç durumda kalıyorlarsa,
– O kişiler günde beş saat televizyon seyredip ancak on yılda bir kitap okuyorlarsa,
– O kişilerden bazıları yeri geldiği zaman kendi haklarını arayamıyorlarsa,
– O kişilerden büyük çoğunluğu yaşanan bazı olaylar karşısında hiç kafa yormadan bana ne ya da sana ne gibi görüşler ileri sürerek yaşanan olaylara karşı kayıtsız kalıyorlarsa,
– O kişiler boş vakitlerini – gerçi çok boş vakitleri var- özellikle büyük kentlerdeki AVM’ de gezerek dolaşıyorlarsa,
– AVM’ de dolaşan bu kişiler yeri geldiği zaman aylık kazancına bakmadan aldıkları kredi kartına ya da tüketici kredisine güvenerek mal ya da hizmet satın alıyor ancak bedelini de öderken de büyük zorluklarla karşılaşıyorlarsa ,
– Bu durumları bilen özellikle görsel medya olan televizyon, toplumu yeri geldiği zaman ipe sapa gelmez TV dizileriyle, futbolla, yarışma programlarıyla, magazinle, vur patlasın çal oynasın şeklinde hazırlanan eğlence programlarıyla oyalamaya çalışıyorlarsa,
– Vatandaşların geçim koşulları özellikle kış aylarında daha da zorlaşıyorsa
Ortada toplumsal bir bunalımın yaşandığını söyleyebiliriz.
Bu sorunların çözümü demokrasi sürecinin henüz başında olan ülkemiz için belki kolay olmayabilir.
Önemli olan zoru başarmaktır.
Burada bizi yönetenlere bu ve buna benzer konuların çözümünde büyük görevler düşmektedir.
Hem de zaman kaybetmeden.