KENDİMİZE BİRDE BURADAN BAKSAK NASIL OLUR?

Filiz Aldemir tarafından yayınlandı

24 Ekim 2017, 10:37 yayınlandı

Paylaş

Aşağıdaki 20 kuralı kendi içinizde sorgulamak algılarınızda yeni kapılar açabilir, sizi doyumlu bir hayata ulaştırabilir…

Başkalarında nefret ettiğimiz şeyler, kendimizde görmekten kaçtığımız tarafımızdır.
Başkalarına güvenemeyen insanların kendileri de güvenilmezdir. Kendi içlerinde güvensizlik yaşayan insanlar, çoğunlukla, diğerlerini inciterek kendilerinin incinmemesini sağlarlar.
Diğer insanları etkilemeye ne kadar çok çalışırsanız, o kadar başarısız olursunuz. Kimse zorlanmaktan hoşlanmaz.
Ne kadar çok başarısızlığa uğrarsak, başarıya giden yolumuz o kadar açılır.
Birşey sizi ne kadar çok korkutuyorsa, onu yapmanız o kadar gerekli olabilir.. Buna tabi ki hayati tehlikesi olan ekstrem sporları ya da kendinizi bir fabrikanın içine hapsetmek gibi birşeyi katmıyoruz… Birisi ile dürüstçe konuşmak, sıradışı bir kri ifade etmek gibi konularda korktuğunuz şeyi yapmak sizde yeni açılımlar oluşturacaktır.
Ölümden korkmak, hayattan zevk almamanıza sebep olur. Hayattan zevk almak, cesaretimizle bağlantılıdır.
Ne kadar çok öğrenirsek, ne kadar az bildiğimizi daha çok anlarız.
İnsanlara zalimce yaklaşanlar, kendilerine de öyle yaklaşıyordur. Diğerlerine karşı gösterdiğimiz tutum, kendimize gösterdiğimiz tutumun işaretidir.
Herkesle ve herşeyle ne kadar çok irtibattaysak, yalnız, izole ve depresif hissetme oranımız da o kadar yüksektir.
Başarısızlıktan ne kadar çok korkarsak, başarısızlığa uğrama ihtimalimiz o kadar artar.
Birşeyi ne kadar zorlarsak, yapmamız o kadar zorlaşır. Birşeylerin nasıl olacağına karar veren biziz.
Birşey ne kadar el altındaysa, onu isteme ve değerini bilme durumunuz o kadar azalır.. İnsanların çoğu el altında olan şeylerin kıymetini bilemezler.
Yeni birisi ile tanışmanın en güzel hali, böyle bir buluşmaya ihtiyaç duymama halindeyseniz gerçekleşir. ihtiyaç üzerine kurulu olan ilişkiler, kişileri bir süre sonra boğmaya başlar. en güzel ilişkiler, kişilerin derin duygusal ihtiyaçlarının kendileri tarafından tamamlandığı ilişkilerdir.
Kendi defolarınız hakkında ne kadar dürüstesiniz, kişiler sizin o kadar mükemmel olduğunuzu düşünürler…
Bir insanı kendinize ne kadar çok yakın tutmak isterseniz, onu o kadar uzağa itersiniz.
Bir insanla ne kadar çok tartışırsanız, onu ikna etme ihtimaliniz o kadar düşer. Çünkü, tartışmaların sebebi çoğu zaman duygusaldır; kişinin tartıştığı konu ile ilgili duygusal olarak takıldığı bir durum vardır ve bunu tartışarak yok edeceğini düşünür. Halbuki tartışmak bir nevi boş enerji kaybıdır.
Ne kadar çok seçeneğiniz varsa, seçtiğinizden o kadar az haz alır olursunuz. İnsanlara fazla seçenek sunulunca, seçtikleri hakkında bir türlü emin olamazlar ve akılları diğerlerinde kalır.
Bir insan, haklı olduğu konusunda ne kadar iddialı ise, haksız olma ihtimali o kadar yüksektir.
Kesin olan tek şey, hiçbirşeyin aslında kesin olmadığıdır.
Sabit olan tek şey değişimdir!