HAYATIMIZ SINAV… -Hasan İlhan
Özellikle Üniversite’ye gidecek olan öğrenci adaylarının sınavlarının yaklaştığı ve her haftanın bugünlerde onlara daha hızlı geçtiğini söylemek lazım…
Ülkemiz maalesef bu tür sınav heyecanlarına pek alıştı ama yeni sınava girecek öğrencilerimize ne demeli? Bu heyecanı zamanında yaşamış bir kimse olarak, kaderini birkaç saate sığdırmak ve geleceğini aramak o kadar zor ki; bu da yetmezmiş gibi anne-baba’nın sizden daha fazla heyecanlanması, sizlerden büyük beklenti içerisinde olması ayrıca cabası. Ben bu heyecanı bu kadar fazlasıyla yaşamadım belki.
Çünkü dershaneler bu kadar fazlasıyla, mobil telefonlar gibi kapsamamıştı daha. Öğretmenlerimizle bu kadar yakın değildik, anne- babamızda çocukluğumuzda sorulan “büyüdüğün zaman ne olacaksın oğlum” zaplarında seyrediyorlardı.
Bu kadar öğrenci iyi ya da kötü sınavlarına girecekler ve her halükarda çıktıklarında bir “oh” çekecekler. Peki ya sonrası? İşte, orası biraz karışık…
Önce puanları belirlenecek, sonra da hayatları boyunca yapacakları mesleğin tercihini yapacaklar. Peki, nasıl yapacaklar? Öğretmeni ve ailesi puan tutan her yeri isteyebilir, ismi ve kalitesi olan okulun herhangi bir bölümünü isteyebilir ya da kendi istedikleri bir mesleği seçtirmek için ellerinden geleni yapabilir. Ben bu konuda uzman değilim elbette ama yaşanan hayat şartları, gözlemlerim ve okuduklarım sizlerce kabul görür inşallah. Öncelikle öğrenci; seçeceği tercihi kendisinin tespit etmesi, o mesleğe ilgi duyması ve seçmesi gerekir. Gerekirse seçeceği mesleği yapanlarla birebir görüşmelidir. Buraya kadar, sınavı başarılı geçen öğrencinin sorunlarıyla ilgiliydi. Peki, bu sınav yarışında kazanamayan öğrencilerimizi ne yapacağız. Bir yol daha var, parası olanlar için. Devlet üniversitelerini kazanamayan öğrencilerin vakıf üniversitelerinde okumak için, velilerin küçük bir serveti gözden çıkarmaları gerekiyor. Çünkü vakıf üniversitelerinin lisans programlarının yıllık ücretleri 10 bin TL’ den başlayıp 30 bin TL’ ye kadar yükselebiliyor. Tabi, bu değerler sadece bir yıl için geçerli olup, tıp fakültesinin hazırlık sınıfı ile beraber 6 yıl olduğunu düşünürsek, ben hesaplayamıyorum, siz diğer masraflarını da düşünerek toplam hesaplamaları yaparak karar verebilirsiniz. Yani, bu ülkede fakir ve yoksul kimselerin okuması her yerde olduğu gibi zor koşul ve imkânlarla, savaşarak elde edilmektedir.
Sevgili öğrenciler; sevdiğiniz, ilgi duyduğunuz bir mesleği seçmeye çalışınız. Seçtiğiniz mesleğin şu anki ve gelecekteki durumunu iyi araştırınız. Böylece kendinize güven sağlayacak, özgür kararlar verebileceksiniz. Yoksa istemediğiniz, mecbur kaldığınız bir meslek sizi ömür boyu mutsuzluğa itebilir. Bütün öğrencilerimize Yaşanacak iyi ya da kötü Hayatların da bir sınav olduğunu hatırlatarak kolaylıklar ve başarılar diliyorum.
Sağlıklı ve mutlu kalın, Hoşça kalın…