Son yıllarda hemen tüm vatandaşlarımızı isyan ettiren 3 kalem faturadan bahsedeceğim.
Elektrik, Doğalgaz ve Su.
Hayatımızın olmazsa olmazlarının başında elektrik gelmektedir. Gelişen teknolojiyle birlikte elektriğe ihtiyaç artmış ve günlük yaşamımızın temel ihtiyaç maddesi haline gelmiştir.
Özellikle son yıllarda acımasızca yapılan zamlarda vatandaşın canına okumuştur.
El yakan faturalarla ödeme güçlüğü çeken insanların elektrikleri kesilmekte, kesme bağlama ve gecikme faizi, avukatlık ücreti ile kanı emilmektedir.
Elektrik idaresi devlette iken vatandaş bir ve ya iki faturasını ödemediğinde üçüncü faturada faturanızı ‘10 gün içinde ödemezseniz yasal işlem başlatılacaktır’ ibaresi olurdu.
Ülkede devlete ait olan her şeyi satıp savan ama özel şirketlere yaptırdığı yatırımlara ödeme garantisi altında devleti ortak eden AKP‘nin ekonomik model anlayışı şimdi vatandaşı çarpmaya başladı.
Sadece elektrikte mi çimentoda da yüzde yüz yabancı tekel oluşturuldu. Ülkemizde ki ünlü Fransız çimento firmasının hem IŞID hem de PKK’ya bedava çimento yardımında bulunduğu ortaya çıktı ve Fransa’da dava açıldı.
Özelleştirmeyle birlikte elektrik şirketleri vatandaşın sırtına binmeye başladı, zam üstüne zamlar yapıldı ve hane giderimizde çok önemli bir yer tutmayan elektrik faturaları bazı semtlerde ev kirasını geçti.
Elektriğe yapılan fahiş zamların diğer çarpanları ise su faturaları oldu. Enerji gideri arttıkça faturalarda kabardı, Enerji pahalandıkça evimize aldığımız her türlü gıdanın sebzenin ve sanayi ürünlerinin fiyatları katlandı.
Şuan hem elektrik hem doğalgaz hem de su faturaları vatandaşı çarpıyor.
Özellikle elektrik faturaları tam bir soyguna dönüştü şöyle ki; Bir Vatandaşımız evinde elektrik düğmesine dokunduğu an çarpılmaya başlıyor. Sadece kullandığımız elektriğin bedelini ödesek sıkıntı yok aslında.
Kullandığımız elektriğin bedeli kadar da vergi, dağıtım bedeli ve fon ödüyoruz.
100 liralık elektrik için; 54 lira dağıtım bedeli, 2 lira TRT payı, 1 lira enerji fonu, 5 lira Elektrik Tüketim Vergisi yani toplam 162 lira dağıtım bedeli, fon ve vergi ödüyoruz. Yetmiyor bu bedellerin bir de yüzde 18 KDV’si olan 29 lirayı ödüyoruz. Yani vatandaş kullandığı 100 liralık elektriğe 191 liralık fatura ödüyor.
Bu aydan itibaren hem doğalgaza hem elektriğe yeni zamlar gelecek.
Asgari ücretlinin, emeklinin dar gelirlinin ve işsiz vatandaşlar karnını mı doyuracak yoksa elektrik tekeline mi çalışacak?
Devlet yıllarca yatırım yapmış, ta Osmanlının son döneminden itibaren dağlara taşlara o günlerin zor şartlarına rağmen enerji hatları çekmiş. Sistemi kurmuş ve vatandaşın canını yakmadan hizmet veriyorken, sen gelir tüm bu yapılanları babanın malı gibi yandaşlarına devredersen hem sistemi bozarsın hem de sana oy veren vermeyen herkesin canını yakarsın.
Aynı şeyi TEKEL fabrikalarını kapatıp tütün tarımını bitirerek yaptılar. Aynı yöntemle SEKA’yı kapatıp ithal kâğıtta tekelleşmelerin önünü açtılar.
Son sözümde vatandaşa o kurumlarda ter döken insanlara “Çalışmadan kazandılar, akşama kadar yatıp bir sürü maaş aldılar, zaten zarar ediyordu” diyerek bu özelleştirmeye ve tekelleşmeye destek verdiniz ya, hadi biraz da siz zarar edin de Cengiz kazansın.
