DENİZ FEN_EV_İ

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 Tam tamına 800 milyon Euro’luk bir Pazar. İşin temaşa tarafı başka elbette ama bu kadar büyük bir rakamın döndüğü sektör elbette ki iştah kabartır.
   Kim hükmediyorsa, kim yönetiyorsa parsayı da o toplar. Medya sektöründe Sabah grubunun satışında yaşadık bunları. Aslında birazcık koltuk çıksalar, sizlerde hatta ben de alabilirdim o yayın grubunun tamamını.
Babalarının hayrına değil elbette.
İki devlet bankası kredi açacak, bizde kazandıkça ödeyeceğiz. Sizler ya da ben değişmez.
Neyse Çalık’ların nasibiymiş onlar aldı.
  Mesela, ‘Ordu’.
‘Ordu’ derken 52 plakadan bahsetmiyorum.
Bildiğimiz Ordu.
Ordumuz, hepimizin (hanımlar hariç) gidip askerlik yaptığı kurum.
 İman’ın ordusu iken gıcık gittiğimiz ve hatta general sayısını yarıya indirdiğimiz, imam’ın ordusu olunca gurur duyduğumuz.
Yine bir zamanlar sevmediğimiz TAY’lar. Yargı_Tay, Sayış_Tay, Danış_Tay, bugün nasılda ‘sempa_tik’ gelmeye başladı bize, değil mi?
Hatta bu sayede CHP’nin her yıl geleneksel olarak toplanan Kurul_Tay’ı bile gözümüze girmeye başladı.
En azından, iki kişiden birinin.
Hükmedenin hoşuna giden şeylerden bahsediyorum.
Ballı börekleri yutan, onu kendisine sunanın uşağıdır hep.
Birde balı arının yaptığını bilip hiç tatmayan tiplerin, balı yutanların uşağı olması gerçeği vardır ki, o konuya hiç girmeyelim değil mi?
 800 milyon Euro’luk bir pazardan bahsetmiştim yazımın başında.
 Kimin eline geçse hem popülerlik hem de kapital olarak en büyük güce kavuşur.
Bir Galatasaraylı olarak Fenerbahçe kulübünün içinde olduğu durumdan hoşlandığımı söyleyemem.
  İlk bakışta diğer takımları tutan taraftarlara sempatik gibi gelebilir ama ben işin şu ‘bölümüne’ takılıp kaldım.
“Futbolun Ergenekon’u”
Bu yakıştırmayı duyduğum an “eyvah” dedim.
Aslında sevgili okurlarım ne zoruma gidiyor biliyor musunuz?
Hani bir karşı cephe, karşı platform ya da cumhuriyetçi bir duruş var ya!
Artık demokratlığımı sorgulamaya başladım.
Aziz Yıldırım, Ümit Karan ‘CHP’ sempatizanı.
Mecnun Otyakmaz, Bülent Uygun, Cemil Turan’da dâhil diğerlerinin hepsi ‘ülkücü’.
Bizler yukarıda bahsedip, aşağıda isimlerini yazdığımız kategoride olanlar, ne kadar suç işlemeye meyilliymişiz meğerse!
Manavgat, Adana belediye başkanları gibi daha birçok kişi anında yolsuzluktan ya da başka sebeplerden içeri alındı. Son olarak Gazipaşa belediye başkanı Cem Burak Bey mahkemeye sevk edildi.
Üzülüyorum. Bizimkiler neden bu kadar çok suç işliyor diye. Seviniyorum onlar çok dürüstler diye!
Ergenekon’da, balyoz’da ve diğer hiçbir suç örgütünde bir tane bile AKP’li yok.
YGS sınavındaki yolsuzluk iddiaları başbakanın ‘tatminiyle’ son buldu.
Kayseri belediye başkanı için dile getirilen yolsuzluk söylentileri ise Cumhurbaşkanının ‘kefaletiyle’ kapandı gitti.
 “Şu iki kişiden birinin oy verdiği cenah mı haklı acaba” diyerek çelişki yaşıyorum.
Balbay’lar, Alan’lar, Haberal’lar aklıma geliyor.
“Evet, evet” bir çıksalar bütün delilleri karartırlar, içerde kalmalarında fayda var” diyorum ki.
Aradan yıllar geçmiş.
Bir Alman savcısının olağanüstü ısrarı üzerine Deniz feneri E_lden V_er yolsuzluğundan dolayı tutuklamalar başlıyor.
Peki, sizce neden bu kadar beklendi dersiniz?
Deliller AK lansın diye mi!…
Artık yeni bir Türkiye var.
İmamın ordusu,.İmamın takımı., İmamın hukuku, imamın adaleti, imamın medyası, imamın Üniversitesi ki ‘(bir gelse de okyan_US ötesinden kurtulsak)
İmamın YGS’si, İmamın KPSS’si. Bütün bunların sonunda da ‘imamın kayığı’ iyi mi?.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Mahmutlar Haber, En Güncel Haberler, Son Dakika - MahmutlarPost ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!