BALON BALIĞI TEHLİKESİ
Paylaş
Son yıllarda balıkçılığa meraklı olanların sık sık dile getirdikleri balon balığı ile ilgili anlatılanlar dikkat çekmeyecek cinsten şeyler değil.
Temel bir gün ormanda kütük sökerken Orman koruma memurlarına yakalanmış. Memurlar gerekli tutanağı yapıp Temel’i Hâkim karşısına çıkarmışlar.
Hakim Temel’i tepeden tırnağa süzmüş ve “Bak Temel” demiş “Seni doğanın dengesini bozmaktan 5 yıl 3 aya mahkum ediyorum”
Temel ağzı bir karış şaşkın bir şekilde Hakim’e bakıp “Etmeyun eylemeyun Haçim bey, ben ne Doğani tanurum ne de yengesunu” demiş.
Fıkrada sözü edilen doğanın dengesi, yani ekolojik denge çok önemli. Bizler maalesef cennet vatanımızın kıymetini bilmiyoruz.
Akarsularımızın, dağlarımızın, ormanlarımızın ve denizlerimizin kıymetini kavrayıp, koruyamıyoruz.
Bürokrasi içinde kümelenen menfaat grupları bir şekilde bu varlıklarımızı ranta çevirmeyi sürdürüyor.
Son yıllarda denizlerimiz de büyük tehlike altında.
Balon balıkların Hint Okyanusundan Kızıldeniz’e oradan Akdeniz, Ege ve Marmara denizine kadar ulaştı.
Akdeniz’de bu tür balıkların üremesini engelleyen tek tür Kuzu balığıdır, Geçtiğimiz yıllarda Karadenizli balıkçılar verilen izinle kuzu balığı türünü neredeyse kuruttular ve bildiğim kadarıyla bu balık için av yasağı hala yok.
Balon balığı son derece tehlikeli ve zehirli bir türdür, son yıllarda insanlara saldırdığına dair çeşitli haberleri basından takip ettim.
En son Anamur’da bir kız çocuğu plajda balon balığına yüzük parmağını kaptırdı.
Turizmin can damarı bölgemizde yaşanması muhtemel bu tür olayların nelere mal olacağını düşünmek dahi istemiyorum.
110 CM boy ve KG ağırlığa ulaşabilen balon balıkları; karides, balık, ahtapot türü diğer deniz canlıları ile beslenen istilacı bir türdür.
Uzmanlar, çoğalmalarının önüne geçilmezse tüm denizlerimizde balık ve diğer canlı türlerinin yok olmasına kadar gidecek bir süreçten bahsediyorlar.
Bu sorunun ileride daha büyük sıkıntılara yol açmaması adına bir çalışmanın derhal hayata geçirilmesi gerekmektedir.
Nasıl önlenir, neler yapılabilir tartışılması ve önlem alınması için yetkililerin dikkatini çekmek istiyorum.
Valilik, Kaymakamlık, Büyükşehir ve Alanya Belediyesi, Tarım il ve ilçe müdürlükleri aracılığıyla bir ortak çalışma yapılabilir.
Bu konuda halkın bilinçlendirilmesi sağlanabilir.
Denizlerimizin eskiden olduğu gibi bol ve verimli günlerine dönmesi için yapılacak her türlü çalışmayı alkışlamak için sabırsızlandığımı ifade etmek istiyorum.
