CUMHURİYET 95 YAŞINDA

Türkiye Cumhuriyeti 95 yıl önce 29 Ekim 1923 tarihinde kuruldu.
Cumhuriyetimizin en büyük bayramını bize armağan eden Ulu Önder Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle anıyoruz.
Çöken Osmanlı Devletinin külleri arasından doğan Türkiye Cumhuriyeti Devleti kolay kurulmadı.
Emperyalist dış ve iç güçlere karşı Ulusal Kurtuluş Savaşı kazanılarak kuruldu.
Bu savaş 19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a çıkmasıyla başladı, 9 Eylül 1922 tarihinde Türk ordusunun İzmir’e girmesiyle sona erdi.
Batılı emperyalist güçlerce asırlardır sömürülen İslam ülkelerine örnek olan Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurulması İslam aleminin bir yönde uyanmasına neden olmuştu.
Bugün dünyada tüm Müslüman ülkeler arasında demokratik ve laik düzeni benimseyen yalnız Türkiye Cumhuriyeti Devleti bulunmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin nasıl kurulduğunu hangi zorluklarla karşılaşıldığını Atatürk ” Büyük Nutuk” ‘ta ayrıntılı bir şekilde anlatmıştı.
1927 yılında okunan ” Büyük Nutuk” 90 yıl öncesinden günümüzde olabilecek olaylara karşı ışık tutabilecek bir yön taşımaktadır.
Yüce Atatürk 29 Ekim 1923 günü meclis kürsüsünden Türkiye Cumhuriyetini ilk cumhurbaşkanı sıfatı ile mebus arkadaşlarına şöyle sesleniyordu.
“…Efendiler asırlardan beri doğuda haksızlığa ve zulme uğramış olan milletimiz, Türk milleti hakikate sahip bulunduğu yüksek kabiliyetlerden yoksun zannediliyordu. Son senelerde milletimiz fiili olarak gösterdiği kabiliyet, istidat ve kavrayış kendi hakkında kötü düşünenlerin ne kadar gafil ve ne kadar gerçeği görmekten uzak görünüşe aldanan insanlar olduğunu pek güzel ispat etti.
Milletimiz kendisinde var olan vasıfları ve değeri, hükümetinin yeni ismiyle, medeniyet dünyasına çok daha kolaylıkla gösterebilecektir. Türkiye Cumhuriyetini dünya devletleri arasında tuttuğu yere layık olduğunu eserleriyle ispat edecektir… ”
Zaman içinde değişen dünya koşullarına göre ülkemizin demokratik ve laik düzenin, iç ve dış güçlerce zayıflatılıp kendi yörüngelerine sokmaya çalışıldığı görülmektedir.
Toplum olarak bizlerin de bu konularda son derece uyanık ve bilinçli olmamız gerekir.
Emperyalist güçler, asırlardır aynı topraklar üzerinde yaşadığımız Kürt asıllı vatandaşlarımızı da kullanarak amaçlarına ulaşmaya çalışırlar.
Emperyalist güçlerin amacı enerji kaynaklarını kendi kontrolleri altına alıp oradaki halkı birbirine düşürerek silah satmaktır.
Hani bir deyiş vardır. ” Su uyur düşman uyumaz” .
Düşman da emperyalist güçler ile onların içteki ve dıştaki maşa olarak kullandıkları terör örgütleridir.
Unutmayalım, Türkiye Cumhuriyeti Devleti emperyalist güçlere karşı Ulusal Kurtuluş savaşı verilerek kuruldu.
Bunun değerini ulusça iyi bilelim.
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 95. yılı ulusumuza kutlu olsun.