GELEN AĞAM GİDEN PAŞAM
Dünyadan koptukça çöküşünü hızlandıran, kötü gidişatı durdurma telaşıyla daha içinden çıkılmaz duruma düşen ve yıkılan bir imparatorluk.
Bir zamanlar dünyaya hükmeden efsanenin çöküşü ve savaşlar ve krizler ve baskılar ve intikam duvarına hedef yapılan sonraki hedef “Türkiye” Çiçeği burnunda bir devlet, yaralı, eğitimsiz, kıtlık ve yoklukla uğraşan ve duyunu umumiye borçlanan.
İlk başta sadece Genç Türkiye Cumhuriyetine kalan borç, Lozan’da İsmet Paşa’nın itirazları sonucu ‘Osmanlıdan ayrılan; Suriye, Lübnan, Filistin, Yugoslavya, Bulgaristan, Arnavutluk, Hicaz, Yemen, Ürdün, İtalya arasında paylaştırıldı.
Anlaşmaya rağmen Yunanistan, Suudi Arabistan, Arnavutluk ve Yemen hiçbir ödemede bulunmadı.
Eğer zaman aşımı yoksa bu ülkeler hala bize borçlu.
Hele şu dönemde verseler yok mu “İlaç olur ilaç” Tüm bu etkenlere rağmen cumhuriyetin ilk 10 yılında müthiş bir ilerleme sağlanmıştır.
Uygulanan “Karma Ekonomi” modeli bugün birçok ülkede başarıyla uygulanmaktadır.
Sonraki dönemlerde ikinci dünya savaşıyla birlikte tekrardan büyük bir ekonomik krize girmiş ülke.
Yugoslavya, Yunanistan, Bulgaristan’da savaşa girince Avrupa ile olan ticari bağlantımız tamamen koparken Sovyetler Birliğinin de dahil olmasıyla birlikte tamamen izole edilmişiz. Sıkışan ve savaşa katılmaya zorlanan Türkiye’nin uyguladığı politika takdire şayandır.
Hitler’in tüm tehditlerine rağmen, Sovyetlerin tüm kışkırtmalarına rağmen gerekli önlemler alınmış ve o yorgun millet savaşa sokulmamıştır.
ABD’nin ağır tehditlerine karşılık Japonya’ya sembolik bir savaş ilanı yapılmış hepsi o kadar. O boy boy paylaştığınız ekmek karnesi örnekleri o dönemlerin mirasıdır..
Yani 50 milyon insanın öldüğü bir savaştan sadece yokluğa katlanarak çıkmış bu ülke.
Acı çekilmiş mi?
Evet.
Açlık yaşanmış mı?
Evet.
Bir kişinin burnu kanamış mı?
Hayır.
Toprak kaybetmiş miyiz?
Hayır. 1946 yılı ile çok partili döneme geçilmiş ve ardından Demokrat Parti iktidara gelmiş. 1960 darbesiyle birlikte (Asla onaylamıyorum) hükümet yıkıldı, İsmet İnönü, Celal Bayar, Adnan Menderes gibi ülkenin önde gelen siyasileri tutuklandı.
Menderes ve arkadaşları idam edildi.
Demokrasimizin kara lekesidir. Türkiye’nin siyasi hayatı çeşitli kesintilere uğrasa da devam etti.
Süleyman Demirel geldi, Ecevit onu ekonomiyle indirdi.
Demirel döndü aynı silahla Ecevit’i vurdu.
1980 Darbesi ardından Turgut Özal, Mesut Yılmaz, Demirel ekonomiyle vurdu.
Devam eden süreç Tansu Çiller.
Ekonomiyle vuruldu.
Ecevit hükümeti geldi, Erdoğan ekonomiyle vurdu.
Erdoğan geldi, sonra Davutoğlu (kim vurdu ya gitti) Binali Yıldırım.
Ve seçimler.
Ekonomi çok kötü, Benden söylemesi…