KENTLEŞME VE ÇEVRE SORUNLARI
Çevre sorunu zengin, fakir, cahil ya da kültürlü tüm insanlığı ilgilendirmektedir.
Sağlık yönünden olduğu kadar tüm yaşam koşullarının önünden de büyük önem taşımaktadır.
Çevre sorununun bu denli önem taşıması özellikle son günlerde karşılaşılan ve giderek artma eğilimi gösteren ve çevrenin bozulmasından ileri gelen felaketlerdir.
Bunun yanında kentleşme ile ortaya çıkan çevre sorunlarını da gün geçtikçe artma eğilimi göstermektedir.
Çevre sorunu denildiği zaman toprak, su, hava kirlenmesi ve gürültünün zararları akla gelmektedir.
Bu sorun yalnız çevre kirlenmesini tanımak ve onunla savaşmak değildir.
Aynı zamanda çevreyi, bitkiyi ve canlıları korumaktır.
Bu çalışmaları eğitim, danışma ve çevre alanında propagandayı da eklemek gerekir.
Esasında çevre sorununun başında doğal kaynakların bilinçsizce tüketilmesi gelmektedir.
Bunları yazılı ve görsel medyadan okuyor ve izliyoruz.
Oluşan bu sorunların temek çözümü de doğal kaynaklardan en iyi bir şekilde yönetilmesi, nüfus artışının sınırlandırılması, malzeme alanında ekonomik artışın, beslenme maddelerine ait rezervlerin sınırlandırılması gelmektedir.
Esasında dünyanın birçok ülkeleri doğanın kirlenmesinden yakınmaktadır.
Oysa dünyada yaşayan insanların temiz, emin, elverişli bir yaşantıdan yararlanmaya hakları vardır.
Doğanın insanlara verdiği doğal zenginliklerin kirlenmemesi ve gelecek kuşaklara da temiz olarak devredilmesi gerekmektedir.
Bunun için herkesin doğadan başkalarının da temiz olarak yararlanma hakkına saygı göstermesi gerekir.
Doğa güzelliklerinin korunması ve denetlenmesi önemli bir sorundur.
Bu sorunların başında kentlerde rant koşullarının egemen olduğu toprak yağması gelmektedir.
Nerede bir yeşil alan görülse o yeşil alan belirli çıkar çevrelerince konut ya da ticari alana dönüştürülerek buralarda devasa binalar oluşturmaktadır.
Bu durum kent yaşamını olumsuz yönde etkilemektedir.
Esasında ağaç, güzel manzara ve yeşil alanlara saygı gösterilmelidir.
Yeşil kuşaklarla çevrilmiş ağaçlı karakter korunmalı ve buralarda ve gerekli olan yerlerde yeniden ağaçlandırılmalı ve halka açık tutulmalıdır.
Unutmayalım bir kentte ne kadar çok yeşil alan varsa o kent o kadar çok uygardır.