3F VE 3Y KAVRAMLARI

Demokrasinin henüz gelişmediği toplumlarda yöneticiler bazı kavramları ön plana alarak kendi çıkarları doğrultusunda o ülkeyi yönetirler.
Burada önemli olan yöneticilerin bu kavramlardan örneğin, kutsal din konusunu ele alıp toplumu bu konularda ikna edip yönlendirirler.
Tarihte bunun örnekleriyle karşılaşabiliriz.
İspanya diktatörü Franco kendi ülkesini 3F ile yıllarca yönetmiştir.
Bilindiği üzere Franco 3F kavramını futbol, fiesta ve fatima olarak 3’e ayırıp İspanya’yı yıllarca baskı altında yonetmiştir.
Bu kavramlardan özellikle din olgusu olan fatimayı bilinçli bir şekilde kullanarak diktatörlüğünü yıllarca devam ettirmiştir.
Burada önemli olan yaklaşık 70-80 sene önce toplumları yöneten bazı diktatörlerin bu gibi kavramları dikkate alarak toplumu bu yönde ikna ederek yönetmesiydi.
Ancak, İspanya halkının zaman içinde bilinçlenerek diktatör Franco’ya gerekli dersi verdiğini tarih kitapları yazmıştı.
Gelelim 3Y kavramına.
Bilindiği üzere AKP iktidarı Türkiye’nin 3 önemli sorunu olan yolsuzluğu, yoksulluğu ve yasakları çözme vaadiyle yaklaşık 13 sene önce iktidara geldi.
Bu sorunları çozüme kavuşturdu mu?
Orneğin yoksulluk konusunu ele alırsak, emeği ile geçinenlerin durumunun gün geçtikçe daha da kötüye gittiğini yazılı ve görsel medyadan okuyor ve izliyoruz.
Yolsuzluğa gelince,
Yaklaşık bir yıl önce yaşanan ve hepimizin bildiği rüşvet ve yolsuzluk olaylarını yine yazılı ve görsel medyadan ilgiyle takip etmekteyiz.
Yasaklara gelirsek,
Haziran 2013’te Taksim Gezi Parkında yaşanan olaylar da toplumda bizi yönetenler aleyhine büyük tepki yarattı.
Burada tüm engellere karşı toplumda çevre bilincinin oluştuğunu söyleyebiliriz.
Gelelim 3F ve 3Y kavramlarına.
Diktatör Franco, futbol, fiesta ve Fatima kavramlarını dikkate alarak toplumu baskı altında yıllarca yönetmişti.
3Y’de ise durum farklıdır.
AKP toplumda var olduğunu iddia ettiği yolsuzluk, yoksulluk ve yasakları kaldıracaklarını seçim konuşmalarında açıklamışlar ve toplumu da bu yönde ikna ederek 2002 seçimlerinde tek başına iktidara gelmişlerdir.
Ancak üst üste üç seçim kazanmasına karşı yolsuzluk, yoksulluk ve yasakların önüne geçebilmişler mi?
Bu konularda yöneticiler topluma gerekli bilgileri vermişler mi?
Yetkili kişilerin topluma bu konularda açık ve şeffaf olmak kaydıyla gerekli bilgileri vermeleri yerinde olur.
Çünkü kamu yönetimi bir bilim dalı olup yöneticilerin bu bilim dalını bu görüşler doğrultusunda bilerek uygulamaları gerekir.