ZENGİNİN ÇENESİ ZÜĞÜRDÜN PARASI

ÇNDR isimli özel uçağım Haydar Aliyev Havalananına teker koyduğunda bir hayli heyecanlandım. VIP salonunda bir kahve içip dinlendikten sonra çıkış kapısına yöneldim. Siyah gözlüklü 5-6 gencin etrafı gözetlemesine anlam veremediğim sırada Azerbaycan Polis Şefi yanıma gelerek “onlar sizin cevanlar güvenliğinizi sağlıyorlar” dedi.
Gururlandım…
Bakü’nün tarih kokan caddelerinden yavaş yavaş ilerleyip otele giriş yaptım.
Daha kapıdan girer girmez anladım ne kadar önemsendiğimi ve devletimin gücünü..!
Tüm otel personeli el pençe divan durup başları önde asansöre ilerlemem için beklediler. Adıma tahsis edilen oda, ne odası?
Resmen saray yavrusu…
Valizlerim taşındı. “bir isteğimin olup olmadığı” soruldu.
Otelin genel müdürü “akşam saat 19.00 gibi şerefime teras katında parti verileceğini” söyledi. Çok partili sistemin bana uymayan seçeneklerinden sonra bana özel parti hoşuma gitti. “birde genel başkan seçsinlerde sen bak o zaman işe” diye gülümsedim…
Akşam için hazırlandım.
Tam saatinde fıstık gibi iki kızın rehberliğinde teras katına çıktım.
Şehrin tüm güzelliği, yanıp sönen neonlar, liman, gökdelenler ayağımın altındaydı.
Masada herkes oturma düzenini haddini bilerek almış.
Hoşuma gitti.
Memnuniyetimi küçük bir tebessümle ifade ettim.
Yemek faslına geçildi ama insanlar benim ilk lokmayı kesip yememi bekledikten sonra dokundular çatala bıçağa.
Yarım saat sonra seyir cenahına geçtik ve kahvelerimizi yudumlarken sohbete başladık. Azerbaycan ekonomisinin kırılgan durumundan, kötü giden turizm sezonundan ve işsizlikten bahsetti bir yetkili. “Gardaşlarımızın yardımını bekliyoruz” diye ekledi.
İşadamlarımızı ve Türk seyyahları Bakü’ye davet edip “her türlü kolaylığın ve ayrıcalığın sağlanacağını” belirtti..
Bir ara sağ çaprazımda pısırık pısırık oturan kurbağa gözlü bir adam dikkatimi çekti. Gözlerimle işaret ederek “bu kim ?” diye sordum.
Rusya’nın Bakü Büyükelçisiymiş.
Son Ermenistan savaşında Ruslar’ın sessiz kalmasının nedenini sordum.
“Her seferinde Erivan yanlısıyken şimdi neden sessiz kaldı Rusya?” dedim.
Başını öne eğip “Azerbaycan’ın arkasında Türkiye gibi dünya devi bir ülke var, biz henüz yeni gelişmekte olan bir ülkeyiz güçlünün yanında olmak ‘şimdilik’ avantajdır” dedi.
Şimdilik..
Bir hayli sinirlendim ve bozuldum.
“Ulan Moskof Gavuru sen bizi tehditmi ediyorsun” diye ona “ne işi var bu lavuğun masamda” diye beni ağırlayan heyete çıkıştım.
“Bu toplantı burada biter hazırlayın özel uçağımı dönüyoruz” diye bağırdım.
Kimseden bir tepki yok.
Bir daha bağırdım avazım çıktığı kadar..
Derken..
Bir el omzumdan sallıyor.
Etrafa bir baktım evdeyim ve haberler devam ediyor.
Özellikle son dönemlerde ne zaman TRT haberlerini izlesem aha böyle hayaller görüyorum. Doktora mı gitsem, kanalımı iptal etsem, keyfinimi çıkartsam bilemiyorum…