Sayar, “AK Parti’nin sonu geldi”

CHP Mahmutlar Belediye Meclis Üyesi ve Belde Başkanı İbrahim Sayar, genel siyasetten bahsederek AK  Parti hükümetini eleştirdi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın sürekli halkı kandırarak yalan söylediğini Türkiye’nin şuandaki durumunun izah edilemeyecek kadar vahim olduğunu açıkladı. Sayar, CHP’nin teklif edip Ak partili grupların reddettiği Sosyal Güvenlikteki bilinmeyenleri basın yolu ile vatandaşlara duyuruyorum dedi. Sayar, AK Parti iç ve dış politikada başarısız ülkenin Cumhuriyet tarihindeki tüm kazançlarını yabancılara sattı, terör hortladı diyerek sözlerini şöyle sürdürdü. 
Evlenmemiş kız çocukları, yaşı ne olursa olsun çalışmadıkları sürece anne yada babalarının sigortasından yararlanarak tedavi olabiliyorlardı..
AKP’nin çıkardığı 5510 sayılı Yasayla bu hak kaldırıldı…
“18 yaşını doldurup, evlenmemiş kız çocukları çalışmadıkları sürece, anne ya da babalarının sosyal sigorta haklarından yararlanarak tedavi olabilsinler” dedik,
AKP kabul etmedi!
Tedavi için hastanelere yatan hastalardan katılım payı adı altında bir para alınmıyordu…
AKP, “Sosyal güvenlik sisteminde açık var, yatan hastalardan da katılım payı alacağız” dedi.
“Yatan hastalardan katılım payı alınmasın” dedik,
AKP kabul etmedi!
Bugün cezaevinde çalışıp gelir elde eden mahkumlar var.
Bu mahkumlar, cezaevinde kaldıkları süre içinde çalışmalarına karşın, sosyal güvenlikleri yok…
“Cezaevinde çalışıp, gelir elde eden mahkumlara “emeklilik hakkı sağlansın” dedik,
AKP kabul etmedi!
5510 sayılı Yasaya göre emeklilere refah artışından pay verilmiyor. Emekli aylıklarının artışında sadece TÜFE(tüketici enflasyonu) esas alınıyor.
Bunun içindir ki 2009’un ikinci altı ayı için, Bağ-kur’luya ayda 5, işçi emeklisine ayda 11 lira zam yapıldı…
“Emekli aylıklarının artışında sadece TÜFE değil, milli gelir artışı da dikkate alınsın, bu ülkenin emeklileri ikinci sınıf yurttaş sayılmasın, refahtan pay alsınlar” dedik,
AKP kabul etmedi!
Ölen sigortalının dul eşine, hiçbir şart aranmadan sigortalının aylığının %75’i oranında ölüm aylığı bağlanıyordu.
5510 sayılı Yasa ile bu oran %50’ye indirildi.
Yasa Parlamentoda görüşülürken, “eskiden olduğu gibi, başka hiçbir şart aramadan sigortalının dul kalan eşine %75 oranında ölüm aylığı bağlansın” dedik,
AKP kabul etmedi!
5510 sayılı Yasa ile prim borcu olan Bağ-Kur’lu esnaf ve sanat karı, hem kendisi hem de ailesi sağlık yardımlarının kapsamı dışına çıkarıldı…
“Borcu olan sigortalıyı borcunu ödemiyor diye cezalandırıyorsunuz, peki ailesinin ne günahı var, bunu yapmayın” dedik,
AKP kabul etmedi!
“Madem ki sosyal güvenlik sisteminde reform yapıyoruz diyorsunuz, o zaman çok prim ödeyenin düşük, az prim ödeyenin de fazla emekli aylığı aldığı geçmiş uygulamalar düzeltilsin” önerisinde bulunduk.
Emeklilerin beklediği intibak yasası çıkarılsın, bu önerimiz ek yük getiriyorsa, zamana yayarak bu haksızlığı giderelim” dedik,
AKP kabul etmedi!
“İşsizlik ödeneğinden yararlanan işsizlerin, bu ödeneği aldıkları sürece sağlık sigortası primi ile birlikte emeklilik primleri de, İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılansın”
“Böylece, yeni bir iş buluncaya kadar hem işsiz yurttaş, hem de işsizin eşi ile yaşlı anne ve babası sağlık sigortasından yararlanırken emeklilik hakkı da korunmuş olacaktır” dedik,
AKP kabul etmedi!
İlk yapılan düzenleme ile sigortalının doğum yapan eşine 1.386 lira emzirme yardımı yapılması esası getirilmiştir.
Emzirme yardımını 70 liraya düşürdüler…
“Sigortalının doğum yapan eşine ödenecek emzirme yardımı’nı 1.386 liranın altına düşürmeyin, çocuğun anne sütüyle beslenmesi çok önemlidir” dedik,
AKP kabul etmedi!
5510 sayılı Yasa ile her 360 prim gün sayısı için aylık bağlama oranı ortalama %2,6’dan, %2’ye, aylık hesaplamada dikkate alınacak gelişme hızı artış oranı ise %400’den %30’a indirilerek emekli aylıklarını düşük hesaplanmasının yolu açıldı.
“Emekli aylıkları zaten çok düşüktür. Emekli yaşamını sürdürebilmek için pazardan artık toplamak zorunda bırakılmıştır. Emekli aylıklarını artırmak gerekir iken daha da düşürmeyin” dedik,
AKP kabul etmedi!
Ağır ve tehlikeli işlerde çalışanların yıpranma hakları vardı.
Bu hak 5510 sayılı Yasa ile sınırlandırıldı…
“Yürürlükteki yasalara göre, yıpranma hakkından yaralananlar, bu haklarını emekli oluncaya kadar sürdürebilsinler, kazanılmış hakları koruyalım” dedik,
AKP kabul etmedi!
Emekliler, emekli olduktan sonra yeniden çalıştıklarında, kendilerinden sosyal güvenlik destek primi kesiliyordu…
“Emeklilik yaşı 65’ çıkıyor, dolayısıyla emekli olan sigortalıların tekrar çalışmaları halinde, alınan sosyal güvenlik destek primini kaldırın” dedik,
AKP kabul etmedi!
“Sosyal güvenlik destek primini kaldırmıyorsanız, bari %15’e çıkarmayın, %1*’da kalsın” dedik,
AKP kabul etmedi!
Ölen sigortalının yakınlarına, hiçbir koşul aranmadan cenaze yardımı yapılmaktaydı.
AKP bu yardımı bazı şartlara bağladı ve cenaze yardımı miktarını da 2.079 liradan 280 liraya düşürdü. AKP emeklinin cenaze masrafını dahi kıstı…
“Ölen sigortalıların yakınlarına cenaze masrafı ödenebilmesi için, sigortalının hayatta iken en az 360 gün prim ödeme koşulunu getirmeyin, cenaze yardımını düşürmeyin” dedik,
AKP kabul etmedi!
Bugün Türkiye’de çalışanların yarısı, kayıt dışı çalışmaktadır. Sosyal güvenlik sistemindeki temel sorun budur. Çünkü kayıt dışı çalışanların sadece kendileri değil, eşleri, çalışanın bakmakla yükümlü olduğu anne ve babası da sosyal sigorta uygulamalarının dışında kalmaktadır.
“Sosyal güvenlik sisteminde reform yapacaksanız, reforma önce bu alandan yani kayıt dışı çalışanları kayda alarak başlayın” dedik,
AKP kabul etmedi!
Seçimle gelen ve devletten aylık alan herkes, sigortalıdır ve sosyal güvenlik primlerinin ödenmesinden devlet sorumludur.
Bunu tek istisnası muhtarlardır.
“Muhtarların sosyal sigorta primlerini devlet ödesin” dedik,
AKP kabul etmedi!
Bugün Türkiye’de milyonlarca çocuk yatağa aç girmektedir. Açlık sınırının altındaki ailelere, onların onurunu koruyarak, yardım yapılması esastır. Müslümanlıkta da “sağ elin verdiğini sol el görmeyecek” kuralı vardır. Yoksulları teşhir ederek yapılan yardımlar tüm çağdaş ülkelerde reddedilmektedir.
Bizde çağdaş ülkeler gibi yoksullukla mücadele edelim, yoksullukla kurumsal mücadelenin yolunu açmak için “Aile Sigortası” uygulamasını getirelim” dedik,
AKP kabul etmedi!