Patır patır kapatıyoruz!

Mahmutlar artık iyice sahipsiz kaldı. Tüm olumsuzluklar Mahmutlar’da toplandı ve esnaflar işyerlerini bir bir kapatır oldu. Esnaflar Yücel’e çözüm önerisinde bulundular.
Büyükşehir yasası sonrası Mahmutlar’ın ekseni kaydı. Esnaf sabahtan akşama siftah yapmadan işyerlerini kapatarak, borçlarını ödemek için bankalardan kredi çekme derdine düştü. Daha sezon kapanmadan dükkanlar patır patır kapanmaya başladı.
SON ON YILIN EN KÖTÜ SEZONU
Mahmutlar’daki popüler restaurantlar bile üç-beş masa ile günü kapatarak, sezondan ümidini kesmiş durumdalar. Dertlerini Mahmutlar Post Gazetesi’ne anlatan esnaflar, “Mahmutlar son 10 yılın en kötü sezonunu geçiriyor. Ne kiramızı, ne vergimizi, ne de personel maaşını verebiliyoruz. Mahmutlar’da artık şehir medeniyeti iyice yok olmaya başladı. Turistler, ‘Caddelere çıkmaya korkuyoruz’ diyorlar. Caddelerde yüzlerce Suriye’li dolaşıyor. İş elbiseleri ile turistlerin arasında cirit atıyorlar ve hiçbir merci bu gidişata ‘dur’ demiyor. Sonuç olarak, ‘Mahmutlar emniyetsiz’ diyor turist” dediler.
ONLAR YOLUNU BULDU, BİZ YOLDA KALDIK
Daha önceki yıllarda Mahmutlar’da hava parası ile dükkan aranır durumda iken, son yıllarda kiralık yazısı olan onlarca dükkana rastlamak mümkün oldu.
‘Mahmutlar’dan ev alarak yerleşen yabancı uyruklu aileler Mahmutlar’da denize girmiyorlar. Denize girmek için alt geçitleri kullanan yerleşik yabancılar adeta insan dışkısına basmamak için hünerlerini sergiliyorlar’ diyen esnaflar, “Mahmutlar’da denize girenler bin pişman, denizimiz taşlık içinde. Denize giren bir turist mutlaka ayağını keskin taşlara kestiriyor. Hiçbir yetkili, ‘böyle turizm yapılmaz’ diye kamuoyu oluşturmuyor.
Mahmutlar’daki deniz taşlardan arınmalı, neymiş ekolojisi bozulurmuş yok böyle bir şey, Mahmutlar’da turizm yapılacak ise herşeyin bir çaresi bulunmalı. Caddelerde çöp konteynırları bazen tıka basa dolu oluyor. Elektrikler kesiliyor, bazen sular günler boyu olmuyor, birde arıtmanın kokusu Mahmutlar’ı bu yıl bitirdi. Yetkililere çok teşekkür ediyoruz ‘yola devam’ dediler, onlar yolunu buldu, bizler yolda kaldık” diyerek sistemlerini bildirdiler.
ESNAFTAN YÜCEL’E ÇÖZÜM ÇAĞRISI
Esnaflar, ‘Bu yıl çok kötü bir sezon geçirdik. Bir daha böyle olsun istemeyiz’ diyerek Belediye Başkanı Adem Murat Yücel’den bir takım istekleri için çağrıda bulundular.
“Mahmutlar’daki esnaflar kendi rızıklarını kazanmak için elbette bir işyerleri açıyorlar ama unutulmasın esnaf olmazsa, şehir olmaz. Belediye olarak esnafı bir gelir kapısı görürseniz hepimiz bir bir kapatır, büyük alışveriş merkezlerinde işçi olarak çalışırız. Mahmutlar’da bu son sezonun niçin çok kötü gittiğinin cevabı otorite boşluğudur. Siz bölgeyi tanımayan yöneticilerle bölgeyi yönetmeye kalkarsanız, cadde ve sokakları pislik götürür. Her üç-beş metrede bir seyyar var Mahmutlar’da. Denetimsiz, ruhsatsız ve hijyen diye bir anlayış yok maalesef. Mısırcı burnunu karıştırarak turiste mısır satıyor. Ne seyyar arabası, ne de kıyafeti yaptığı işe uygun değil. Caddelerde her gün onlarca Suriyeli iş elbisesi ile turistler ile yan yana dolaşıyor. Turistler bu durumdan çok rahatsız oldukları için Mahmutlar dışına kaçıyorlar. Sahil büfeleri tam anlamıyla şehir medeniyetini bozuyor. Akşamları gün batımında kapatması gereken sahil büfeleri sabahlara kadar açık ve her türlü yasadışı olaylara gebe saatler geçiriliyor ve şehrin içindeki esnaf sinek avlıyor.
Yıllardır Alanya merkezde olduğu gibi Mahmutlar’da ve diğer beldelerde sahil büfelerinin gün batımında kepenklerini indirmesi gerekir. Arıtma ne kadar Asat’a bağlı olsa da Alanya’nın mülkü amiri kaymakam ve Belediye Başkanıdır. ‘Bize bağlı değil’ diyerek halkın rahatsız olmasına kifayetsiz kalınmamalıdır. Bu yaz sezonunu böyle kapattık ama diğer yaz sezonunda böyle düzensizlikler istemiyoruz. Mahmutlar 30 bin Resmi nüfuslu bir Mahalle, yaz sezonunda 60-70 bin kişilik bir topluluk bir arada yaşamak zorunda. Burası metropol bir şehir bırakın Türkiye’nin her köşesini Mahmutlar’da dünyanın her ülkesinde yaşayan topluluk bulunuyor. Tüm bunlar göz önüne alınarak Mahmutlar’a siyasi bir yetkili atanmalıdır” dediler.