ONLAR BÜYÜK SEVİYOR

Geçtiğimiz hafta içerisinde aylardır üzerinde tartışılan Büyükşehir yasa tasarısı meclisteki yoğun muhalefete rağmen AKP milletvekillerinin oyuyla yasalaştı.
Şuan itibariyle Mahmutlar dahil bir çok irili ufaklı belediyede kapatılmış oldu. İlk yerel seçimle birlikte Türkiye artık eski Türkiye olmayacak. MHP’nin ısrarla “Eyalet yasası” dediği bu yasayla yerinden hizmet mantığı yerle bir edilmiştir.
Ama eğer bu ülkede hala bağımsız bir yargı var ise, bu yasa Anayasa mahkemesinden döner. Demokrasi mantığıyla bağdaşmayan bir yasadır bu.
Hizmet vereni hizmet alandan uzaklaştırarak daha iyi hizmet verebilme mantığı mahkemeden döner. Binlerce dava açılacak bu ucube ile ilgili.
Orman köylüsünden en sade vatandaşa kadar herkesin hakkı gasp edilmektedir.
Buradan yerel de siyaset yapan ve hala yapacak olanlara sesleniyorum. Bu işin masrafı filan yok. Yasa Cumhurbaşkanı tarafından imzalanır imzalanmaz gidip dava açabilirsiniz. “Bize ne kardeşim” demeyin. Birçoğunuz elimizden alınan bu kurumlar sayesinde kimlik kazandınız. Anlayan anlamıştır..!
“Belediyelerin borç içinde yüzdüğünü” söyleyen Başta Sayın Başbakan olmak üzere Antalya milletvekilleri Menderes Türel ve Mevlüt Çavuşoğlu’nun bu açıklamalarının hiç bir mantığı yoktur. 1500 nüfusuyla ilçe olan Taşkent’te petrol mü buldunuz? Tasarrufu milletin belediyeleri ile yapacaklarına, altlarına aldıkları makam uçaklarının sayısını azaltsalardı. Suriyeli teröristlere yağdırdıkları parayı kendi halkının refahı için kullansalardı.
Çalışma odasına harcadığı para ile kaç köye su götürülür siz yapın hesabını.
Büyükşehirdi.
Sonra Bütünşehir oldu.
Kemal Sunal’ın Tosun Paşa filminde bir sahne vardır. “Sende paşasın, bende paşayım hepimiz paşayız” diye.
Ne ala. Artık köy, mezra, yaylak, kışlak gibi yerler kalmadı. Hepsi parmak hesabıyla şehir oluverdi.
Bu yasanın daha iyi hizmetle uzaktan yakından ilgisi yoktur.
Bu ‘Onun’ eyalet yasasıdır. Başkanlık sisteminin ön hazırlığıdır ki zaten son şansı. Başkan oldu oldu. Olamadı yavaş yavaş pili bitiyor artık. Ufak ta olsa bir kıpırdanma var halkta.
Hem nasıl olmasın ki? Sabah açın televizyonunuzu, açın gazetenizi hep iç karartıcı felaket haberleri.
Tartışmalar.
Hakaretler. Küfürler. Bağrışıp çağrışmalar,
Ne hale getirdiler memleketi. Türkiye şuan fiilen savaş halinde. Burunlarını sokmadıkları alan kalmadı. “Ortadoğu’nun lideri olacağız” diye ülkenin başını resmen belaya soktular.
Evinin içini süpüremeyen elin sokağını temizlese ne olur ki.
Bölgemiz için söylüyorum. Hangi Emlak ya da inşaat firması işinden memnun?
Yabancılar için yapılan konutların hepsi duruyor. Güven ortamı olmayan bir ülkeye gelip konut alacak kadar enayi değil elin adamlar.
Neymiş notumuz artmış. Adamlar 10 yılda tüm kurumlarımızı satın aldılar. Devlet olarak elinde ne kaldı ki not bekliyorsun. O not onların kendi şirketlerine verdiği nottur. Ve kesinlikle çok kazanıyorlar çok.
Bir tarafta açlık grevleri.
Diğer tarafta açlığa mahkûm edilmiş işsizler ve emekliler. Bir tarafta da saltanat süren bir eli yağda bir eli balda tuzu kuru insanlar.
Gelir adaletsizliği tavan yapmış “Kimse kimseye nereden buldun” demiyor.
Çal çırp işini yoluna koy ve hayatını yaşa.
Memleketin her yeri suç cenneti oldu. Devleti takan hiç kimse yok. 15-16 yaşındaki çocuklar bile devlete kafa tutuyor.
“Eğitim” dersen, her yıl bir başka metodu deneyerek mahvettiler. Sporumuz şikeli. Sınavlarımız hileli. Mahkemelerimiz (Birilerine göre) şüpheli. Polis gazla vatandaş limonla kardeş. Her taşın altında bir vatan haini kalleş.
Birçok evde doğru dürüst kazan kaynamazken doğu güney doğu bölgemiz ajan kaynıyor.
Dış itibarımız sıfır.
Artık AB gibi laflar edilmiyor tersine Nerede anti demokratik bir rejim var oralar ziyaret ediliyor hem de 10 Kasımlarda ve ileri Sultanlık dersleri üzerine ihtisas yapılıyor. Dindar nesil isteyenler hakkındaki şaibeler ayyuka çıktı. Bir dönem tek bir Parsadan’ımız vardı parsayı kapan. Şimdi parsadan borsası kursak hisseleri tavan yapar.
Tahammülümüz, toleransımız sıfır noktasında. Ağzını açana. En küçük bir tepki verene basıyorlar ‘Copu’.
Şu ülkede biber gazına, demir copa verilen parayla işsizlik sorunu çözülürdü.
Ali kıran baş kesen oldular. Yahu hiç mi kimse hakkını arayamayacak.
Her şey yasak bu ülkede. Bayramını kutlayamazsın. Milli değerlerine sahip çıkamazsın. Bu mudur 7 vitesli demokrasi.