NELER OLUYOR BU CHP’DE

Mahmutlar CHP Belde Örgütünde, ‘Birlik beraberlik anlamında hiçbir şey kalmamış’ desem yeridir. Mahmutlar CHP yıllardır ‘kenetlenmiş’ ruhunu 2009 seçimlerinden sonra kaybetti. Partiye sonradan katılanlarla parti tabanı birbirlerini sevemediler. CHP tabanı çakma CHP’lilere kucak açarak, kapılarını sonuna kadar açsalar da ‘Çakmalar’ parti tabanının içine nifak tohumları atarak, gerçek CHP’lileri partiden soğuttular. En son yapılan Delege seçiminde bile bu ‘kan uyuşmazlığı’ açıkça ortaya çıktı. Oysa CHP’de delege seçimleri hak edene verilirdi ve hiç kimse kırgınlık veya alınganlık göstermezdi. CHP’mize bir şeyler oluyor’ diyerek defalarca uyarmama rağmen bazı çakma ve çakmalara uyan CHP’liler tarafından pekte kaileye alınmadığını biliyorum. Oysa hiçbir yerde adaylık gibi bir gözümün olmadığını 10 yıldır açıklıyorum. Buna delegelikte dahil. Şunu bazıları iyi anlasınlar. CHP üyeliğimi hiç kimsenin sildirmeye gücü yetmeyecektir. CHP İlçe delegeliğimi daha önce bir MHP’li tarafından silindirildiğini biliyorum. Benim delegeliğimi sildiren MHP’liye kızmak gibi bir niyetim yok. Asıl yıllardır maddi manevi CHP’ye hizmet eden birini, ‘bir MHP’li Başkan silinmemi istedi’ diye silen şahsiyetsize elbette kızıyorum, ama bu kızgınlığım CHP’ye oy vermeme hiçbir zaman engel olmayacak…
CHP’deki küçücük bir delege seçiminde bile dönen dolapları kamuoyunda hayretle karşılandığını duyuyorum. Hele İbrahim Sayar’ın Belde Başkanlığı döneminde Kadın Kolları Başkanlığına getirilen Neriman Çöken hanımefendinin yaptığı şey hepimizi şaşkına çevirdi. Çöken CHP’de üyeliği bulunmayan bazı bayan partililere sahte oy kullandırarak, İbrahim Sayar’ın yerine eşi Yaman Çöken’i yazdırması ve bu eylemi partililer tarafından fark edilmesi ne kadar üzücü bir olay. Oysa başkanımız Neriman Çöken hanımefendiyi hepimiz yıllardır baş tacı ettiğimizi tüm partililerin yanı sıra Mahmutlar halkı iyi biliyor.
İnanıyorum, isteseydi, kendisi gibi eşi de CHP delegesi yapılabilirdi. Yine inanıyorum Neriman abla kendi aklı ile böyle bir çalışma içinde bulunmamıştır. Sonradan CHP’li olan çakma CHP’lilerin oyununa gelmiştir. Ahmet Asil, İbrahim Sayar ve Sudi Çandır tarafından oluşturulan delege listesi CHP’ye hiç uygun olmadı. Oysa CHP’lilerin hiçbir zaman dayatma listeye onay vermeyeceği bu şahıslar tarafından bilinmeliydi.
Tüzük ‘Çarşaf listeyi ortaya koyarsın, isteyen listeye adını yazar üyeler tarafından işaretlenerek delege seçimi yapılır’ der. Eee siz ne yaptınız, ayangacılık…
Bu inandığım CHP’liliğe hiç yakışmadı. Hayret verilen bir diğer olay CHP’li Meclis üyesi Mustafa Şimşek’in bir kişi tarafından isminin silinip, yerine Aliksan paşa’nın adının yazılması Şimşek’e parti içinde tepkinin çoğalması anlamına gelmiyor mu? Ayrıca elimde bulunan 2 liste var. 1. listede Şaban Durnaoğulları’nın ismi çıkartılıp, yerine eski Başkan Mustafa Şahin ismi yer almış. Üyeler bu yozluğu Şaban Durnaoğulları’nın ismini tekrar yazarak giderdiler. Şaban Durnaoğulları ismine Başkan Çelik’in ‘veto’ ettiğini dillendiriliyor. Çay taşımanın onur görevi olduğunu iddia edenlerin, parti içindeki bu gibi entrikalara engel olmaları gerektiğinin altını kalın bir çizgi ile çizmek istedim.
Sonuç olarak; Mahmutlar CHP’ye acilen bir Belde Başkanı ve yönetim gerektiğini artık her CHP’li, her platformda dile getiriyor. CHP Parti Örgütü, emeklilerin 5 çayı içeceği ya da kadınların Cumartesi günleri gün yapacağı yer değil. Yerel seçimler kapıya dayandı, gerçek CHP’liler çalışmalarını buna göre yapmalılardır.