MEMLEKETİMDEN İNSAN MANZARALARI

Yaşam koşullarının gün geçtikçe daha da ağırlaştığı günümüzde insanların tutum ve davranışları daha farklı boyutlara ulaşıyor.
İnsan öyle olaylarla karşılaşıyor ki nedenleri üzerinde düşünmeden edemiyoruz.
Örneğin;
– Eğitim ve nitelik yönünden düşük olan kişilerin hasbelkader ellerine biraz para geçtiği anda tüm geçmişini unutarak kendilerini bir halt zannettikleri,
– Laf ebeliği yapmaktan başka hiçbir hüneri bulunmayan kişilerin televizyon kanalların da boy gösterip gereksiz konularla toplumu meşgul ettikleri.
– Aylık gelirine bakmadan örneğin 3 yada 4 çocuk sahibi olan ailelerin geçim derdine düştükleri.
– Toplumun anlık duyguılarını sürekli istismar ederek gerçekle ilgisi olmayan tv. dizilerini topluma izlettikleri ve bundan da holding medyasının yüklü bir oranda para kazandıkları.
– Gün geçtikçe sayıları hızla artan fanatik futbol taraftarlarının futboldan başka bir şey düşünmedikleri.
– Uğraş alanı bulamayan kişilerin sırf vakit geçirmek için saatlerce alışveriş merkezlerinde dolaştıkları.
– Özellikle üniversiteden mezun olupta bir türlü işe giremeyen yüz binlerce öğrenim görmüş olan insan sayısının gün geçtikçe hızla arttığı.
– Yapacak başka iş bulamayan kişilerin günde ortalama 5 saat televizyon karşısında vakit geçirdikleri.
– Kısıtlıda olsa okumak isteyen çocukların ve gençlerin parasızlıktan öğrenim gördüğü zamanlarda bile büyük zorlukla karşılaştıkları.
– Elde ettiği kredi kartları ile aylık gelirine göre harcama yapamadığı için iki yakası bir türlü bir araya gelemeyen kişilerin yada ailelerin sayısının hızla arttığı.
– Okuma ve yazma oranları  hızla düştüğü için toplumsal bilinçlenme düzeyinin gittikçe azaldığı.
Örneğin: 50 TL. yardım parası alamak için belki binlerce kişinin birbirinin üzerine çıkarak bu parayı almaya çalıştıkları.
– Ucuz bir elektronik eşya alabilmek için saatlerce önce alışveriş merkezlerinin önöünde toplandıkları.
– Bilim ve felsefe konularında herhangi bir konferans olduğu zaman halka açık olarak yapılan bu toplantılara az sayıda insanların katıldığı.
– Ancak şarkılı, türkülü olarak yapılan konserlerde salonun saatlerce önce hınça hınç doldurdukları.
– Düşünen, araştıran ve araştırdıkları konuları topluma sunmaya çalışanlara, gerekli desteğin verilmediği , görülmektedir.
Buna benzer örnekleri çoğaltabiliriz.
Burada önemli olan toplumsal bilgi ve bilinç düzeyimizi isteyerek arttırmaya çalışmalıyız.
Unutmayalım bilgili ve bilinçli toplumlar daima güçlü olur.

Exit mobile version