KİMİN BEKASI
Sistem değişikliğinin gerekliliğini ballandıra ballandıra anlatırken bitirici cümle olarak “Koalisyon dönemleri sona erecek” demişti.
Bunu dedikten birkaç gün sonra tüm partiler koalisyon yarışına girdiler.
Bir tarafta ‘Cumhur’ diğer tarafta ‘Millet’ ittifakı. Cumhur “Topluluk, halk” demek.
Millet “Ulus, benzer özellikleri olan topluluk” demek.
Kelime ikisinde de aynı anlama geliyor ama tarafların siyasi düşünceleri farklı.
Öncelikle şu soruyu sormak gerekiyor: Hani bu sistem koalisyon dönemlerini sona erdiriyordu? Türkiye’de ilk defa yerel seçimlerde dahi koalisyonu zorunlu kılan bu sistemin böyle olduğunu tahmin mi edemediniz?
Bilerek ve tasarlayarak mı bu sistemi dayattınız?
Getirdiğiniz sistemin belediye başkanının dahi beka sorunu yaratacak kadar hassas ve kırılgan olduğunu kabul mü ediyorsunuz?
Ve sen vatandaş!
“Hani yeni sistemde ülke koalisyonlara mahkûm olmayacak diyordunuz, oysa tam tersi bir sistem getirdiniz peki, bizi neden kandırdınız?” diye soracak mısın?
Onlar dile getirdiği beka sorununun sonunu merak edenler için öngörülerimi yazayım. Başkanlık sistemi ile eyalet ya da federatif sistem Hacıvat’la Karagöz gibidir.
Biri olmadan diğeri olmaz.
Bundan dolayıdır ki iktidar Ravza Kavakçı’yı federal yapısını incelemesi için Almanya’ya gönderdi.
Yine tahminimce önümüzdeki yerel seçim alışageldiğimiz son seçim olacak gibi.
Nasıl ki belde belediyeleri budandı, sıra ilçe belediyelerinde, kafalarında bunun olduğunu adım gibi biliyorum.
Peki, bütünşehir sistemi başarıya ulaştı mı?
Bence tam bir fiyasko ama hedeflenen zaten o değildi.
Gelelim ‘Beka sorunu’ söylemlerine.
Antalya’da Menderes Türel başkandı, kaybetti yerine Mustafa Akaydın geldi, kaybetti yerine Menderes Türel geldi.
Antalya’da yaşayan bizler her iki başkan döneminde de bir beka sorunu yaşamadık. Önümüzdeki seçimde de kim kazanırsa kazansın Antalya’yı tehlikeye atacak değil.
Alanya’da Hasan Sipahioğlu başkandı Adem Murat Yücel kazandı her iki başkanında Alanya’ya hizmet etmek için çaba sarf ettiğini ve Alanya’mızın bir beka sorunu yaşamadığını biliyoruz.
Önümüzdeki seçimi kim kazanırsa kazansın beka sorunumuz olmayacak.
Yerel seçimlerde vatandaş kendisini en iyi yöneteceğine inandığı kişiye oy verir.
Seçilen kişi ulusal güvenlikten değil, yerel yönetimden sorumludur.
Dünyanın en güçlü ülkeleri arasında yer alan Türkiye’yi birkaç belediye başkanı tehlikeye düşürüp beka sorunu yaratacaksa, o seçimi hiç yaptırmayın.
Sormayın vatandaşa.
Hem vatandaşa fikrini sorup hem de özgürce fikrini söylediği için hakaret edecek “Terörist, hain, Fetö’cü, PKK’lı, dış güçlerin piyonu” diyecekseniz, iptal edin seçimi.
Vereceğim oydan dolayı bana vatan haini muamelesi yapacaksanız, hiç seçim yapmayın. Yaşını başını almış, ülkenin en önemli yerlerine gelmiş birilerine ‘tercih’ üzerinden milleti birbirlerine kışkırtmak yakışmıyor.
Hele sizlerin siyaseten mevcut olan ‘beka’ sorununuz vatandaşı hiç ırgalamıyor.
Sandığa gidip istediği partiye oy kullanan herkese saygılı olmak en başta siyaseti yönetenlerin birinci görevidir.
Oy kullanan tüm seçmenlerin hangi görüşte olursa olsun tercihine saygı duyuyorum, benim tercihime laf söyleyene de aynısını iade ediyorum.