Kadınlar siyasette aktif olmalıdır
Önümüz seçim. Malum seçim belli aralıklarla her daim oluyor.
Siyaset denilince akla doğrudan erkekler geliyor. Oysa Türkiye’nin kökeninde kadın ve erkeğin birlikte işbirliği vardır. Orta Asya kökenli olan ülkemizde kadın ve erkeğin sırt sırta vererek birlikte hareket ettiği gözlemlenmiştir.
Şimdilerde ise kadınlar siyasette arttı gibi görünse de yine de kadın ön sahnede fazla hareket edememektedir.
Erkeğin baskın yapısı buna müsaade etmemektedir.
Ülkemizin ve dünyanın barışa ve huzura ihtiyacı var. Erkeklerin gücü elinde tutma ihtiyacı ne barışa, ne huzura, ne de kadına kapı aralamaktadır.
Kadının mayası ve hamuru yumuşaktır. Duygularıyla hareket eder. Ana tarafı baskındır. Şefkatle hareket eder.
Günümüzde siyaset güç odaklı olduğu için, kadınlar kendi fıtratını yaşayamamaktadır. Ve siyasete katılmış olan kısıtlı sayıda kadınlarda tıpkı erkekler gibi güç duygusundan hareket etmektedirler.
Artık görüntü gücü gücü yetene, bende bir koltuk kapayım durumuna gelmiştir.
Aslında kadınlar siyasette daha aktif olmalılar Bunu güç kazanmak, koltuk kapmak adına değil de, daha çok birlik beraberlik, bütünlük ve daha çok üretmek odaklı olmalıdır.
Çünkü üretmek her anlamda tatmin sağlar. insanı bütünleştirir ve insana amaç katar.
Üretmek hazzın diğer adıdır. Bu da kadının mayasında vardır. Hazzı yaşayan bir ülke ise huzurun ve barışın olduğu yerdir.
Bir ülkenin geleceği kadın ve erkeğin dayanışmasından ve birlikte üretmesinden geçer.
Yoksa diğer türlü güç savaşları ve diğer ülkelere bağımlılık, ne bireyi ne de ülkeyi özgür yapar.
Sevgili kadınlar, artık değersizlik inancından çıkın, erkeklerden sevilme beklentisi ihtiyacından çıkın önünüze yönünüze bakın.
Toplumun bilinçli kadınlara ihtiyacı var. Zira bir ülkenin gelişimi kadının zenginliği ile ilgilidir, bir kadının kültürü ile ilgilidir.
Ve siz kadınlar kendinizi neye layık görüyorsanız oradasınızdır.