İşte bizim turizm anlayışımız!
Paylaş
Bölgeye turist gelmedi diye yakınıp duruyoruz. Hiç soruyor muyuz kendimize, ‘Neden bize çok turist gelmiyor?’ diye. Kumsalımız mı yok, denizimiz mi yok, güneşimiz mi yok? Bu görüntüye “yorumsuz” yazmak isterdik ama yazarak bile gerçekleri anlatamıyoruz.
Alanya Kestel’e yeni yapılan muhteşem görüntülü 5 yıldızlı otelin giriş yanı kapısında derme çatma seyyar bir iş yeri ülke olarak turizm anlayışımızı ortaya koyuyor.
“BÖYLE Mİ REKABET EDECEĞİZ?”
Bu manzarayı gören yöre halkı, “Turizm bitti diyorlar turistin ülkemize gelmesi için biz ne yapıyoruz. Tanrının bu yöreye verdiği doğal güzelliklerden güneş, kum, denizin haricinde turiste ne sunabiliyoruz? Denizimize taştan dolayı girilemiyor, sokaklarımız pas pis her yerde uyduruk seyyarlar, hanutçuluk almış başını gidiyor. Emlak sektöründe güven kalmamış daha bir çok neden sıralayabiliriz. İspanya gibi Yunanistan gibi rakiplerimizle nasıl rekabet edeceğiz” dediler.
“YEREL YÖNETİCİLERE GÖREV DÜŞÜYOR”
Turizm bölgesini yöneten yerel yöneticilere görev düştüğünü dile getiren yöre halkı, “Başta Kaymakamımız ve Belediye başkanımıza böyle görevler düşüyor. Sahildeki keşmekeşlik önlenemez durumlara geldi. Altı metrelik sahil büfeleri 600 m2 alanlara taştı. Sahil büfelerinin çoğunun ruhsatı bile yok, kimler çalışıyor denetim yok, memleketin her yerinde uyduruk seyyarlar var, ne bir denetim, ne de uygulama var. İdare sistemi ile turizm anlayışı ortaya koyamayız. Kurallar herkesin için bir olmalı siyasetçiler gelecek seçimler için gelecek nesiller için planlama yapmalıdır” dediler.
“YAYLA YOLU BİLE DAHA DÜZGÜN”
Mahmutlar Barbaros Caddesi’ndeki parke taşları yerinden fırlamış durumda. Mahmutlar halkı, “Barbaros Caddesi’ndeki yol tehlike çığırtkanlığı yaptığı gibi araçların mekanik aksamını da tahrip ediyor. Yayla yolları bile Barbaros Caddesi yolundan çok çok düzgün. Büyükşehir Belediyesi’nin bu yol üzerinde hiçbir çalışma yapmadığı gürülüyor. Acaba Büyükşehir Belediye yöneticileri veya görevliler bu yol üzerinden hiç geçmiyorlar mı? İdareci mantığı ile yönetilmek istemiyoruz. Yönetici vasfı olan gerçek yöneticilerin olduğu bir bölge istiyoruz. “Yan gel Osman maaşın hesaba yattı” mantığı ile hiçbir yere gelemeyiz” dediler.
