HİÇ YAKIŞMADI…-Hasan İlhan
Cezaevlerinden tahliye edilenler ile ilgili herkes ayrı telden çalıp, kendisi dışındaki suçlu ya da suçluları bulmaya çalışıyor…
Yargı, iktidar ve muhalefet kanatları hepsi topu istediği yöne fırlatıyor.
Suçlu mu?
Henüz üstüne alınan yok…
Bakar mısınız, üstüne üstlük bu da yetmezmiş gibi suçu olduğunu zannettiğimiz kimseleri de 5–10 yıl içeride tutmuşuz…
Devlet olarak en büyük ayıbı gerçekleştirmiş olduk.
Sizin anlayacağınız, sınıfta kaldık.
Hukukta ayrımcılık mı olurmuş?
Biliyorsunuz, tutukluluk süreleri konusunda Ergenekon sanıklarının durumları sırasında sık sık gündeme getirildi.
Son yıllarda içimize kazınan bir söz var ya, “yandaşları tarafından” diye…
Her şeyin gündeme bomba gibi düştüğü ülkemizde, yandaşları tarafından bile olsa, bu ağır nükleer bomba nasıl ülkenin gündemi olamaz?
Doğru, yargının başına geçenler her seferinde bu uyarılarını yapmışlar.
“Bizim elimizden bu kadar gelir”, dercesine…
Günübirlik siyaset, terazisi bozuk adalet mi sağlanmaya çalışılıyor bu güzelim memlekette?
Eğri oturup doğru konuşmak lazım…
Adaletin terazisinin dengede olmadığı bir kez daha kanıtlanmış oldu bu durumda…
Bu işte sorumluluğu olan yasama, yürütme ve yargı kurumlarının hepsi bu millete ayıp ettiklerinin farkında değiller mi?
Bu da yetmezmiş gibi, kurumların birbirlerini suçlamaları da cabası…
Millet olarak kimseye masum gözüyle bakacak halimiz bile kalmadı.
Duruma el koymadan, düzenlemeleri gerçekleştirmeden tutukluluk süresinin 3 yıla düşürmeye teşebbüs edip, önerge verenlere de “pes!” demek lazım.
Bu vakitte 900’ler civarında olan tahliye sayısını o zaman varın siz tahmin edin…
Aman ha!
Yargıtay makamına sormayın, onlar da o günü yaşamadan bilemezler…
Verilen cezayı az bulup, cezanın üçte birini yatarak bir nebze de olsa tahliye edilen hükümlünün karşısında haksız yere ölümle buluşanın, adalete güvenen yakınlarına neyi, nasıl izah edebiliriz ki!
Adaletin çalışma yükünü hafifletme görevini üstüne almayan milletvekilleri, sakın ha!
Sizlerde bu ayıbı yapmakla; yargıyı ele geçirme ya da yargıyı kimseye bırakmama mücadelesi ile körlemeye, kapatmaya mahkûm etmeniz, çalışma gayretleriniz hiç yakışmadı.
Yargı makamının zayıf gösterilerek adaletin terazisinin alt üst edildiğinden, aynı zamanda kendi kuyularını kazdıklarından bihaber değil mi bunlar?
Ayıp kapatılmadan, örtbas edilecek tarafı da kalmamışken kısa yoldan ve uzun soluklu çarelerle gereken yapılmalıdır.
Bu durumda millet olarak kimseyi savunacak durumda değiliz, olamayız da.
Herkese iyi ve sağlıklı bir hafta diliyorum.