GERÇEĞE HINCIMIZIN NEDENİ

“İnsanoğlu büyük adam olmak için heveslerle doludur fakat bir gün anlar ki sadece küçük bir adamdır. İnsanoğlu mutlu olmak için heveslerle doludur fakat bir gün anlar ki sadece mutsuzdur. Mükemmel olmak için büyük hevesler taşır fakat bir gün anlar ki sadece kusurlarla doludur. İnsanlar tarafından sevilen sayılan biri olmak için devamlı çabalar fakat bir gün anlar ki sadece insanların hoşgörüsüne layık görülmektedir. İşte dışına çıkmaya imkân bulamadığı bu utanç o insanda, güçlü bir adaletsizlik duygusu ve yıkma ihtirası yaratır. Çünkü bu durumda o, kendisini kusurlarından dolayı mahkûm eden ve bunun suçunu yine kendisine yükleyen gerçeğe karşı bitmez tükenmez bir nefrete bürünmüştür. “
KERBELA’NIN DİCLE’YE ANLATTIĞIDIR:
Bir bilsen
Ne haldeyim…
Dört yandan istilaya uğramış ülke.
Çalınmış güzellikler toplamıyım.
Mızraklarının ucunda
Kellemi gezdirir sahiplerim
Vaaaay! Vay!..
 Bir bilsen sevgilim
Cinnetim, cinayete erecek.
Koynumda beslediğim kuzular
Âmânı yok, dermanı yok
Kudurarak ölecek.
 Şimdi bağrı kazmayla parçalanmış,
Hazinesi insafsızca yağmalanmış
Bir eski zaman mezarıyım.
Bozulmuş tılsımım.
Payıma bela düşmüş “yalan dünyada”
Adım kötüye çıkmış.
Neyleyim

Exit mobile version