EKMEK-Rıfat Kıymaz
Sofralarımızın en önemli yiyecek maddesi, hele hele yurdumun insanı için onsuz sofraya oturulmaz, yemeğe başlamadan elimizi ilk ekmeğe atarız. Yemeğin suyuna batırmadan birkaç dilimi yutmazsak kendimizi aç hissederiz, iyi de yaparız zira pişen ne ise özünün çoğu suyuna geçmiştir. Bu özü de ziyan etmeyiz, tabaklarımızın çoğu da bu nedenle çukurdur.
Tarihçiler ve bilim adamları yapılan araştırmalarda ele geçen yazılı tablet ve kabartma resimlerden insanoğlu’nun ekmeği iki bin altı yüz yıldır bildiği (yaklaşık 26 asır( ortaya çıkmıştır.
Beslenme uzmanları insanların günlük sarf ettikleri enerjinin %40’ını (hemen hemen yarıya yakın) ekmekten karşıladıklarını, günlük protein ihtiyacının da %30’unun ekmekten aldıklarını söylerler, hal böyleyse ekmek günlük beslenmede bayağı önemli yer tutuyor.
Çağı yakalamış toplumlar diye bilinen Amerika ve Avrupa, ekmeği az tüketiyor. Sağlıklı yaşan için bunu ön plana çıkarmış, çok ekmek yiyen toplumlara dudak büzüştürüyor, geri kalmış diyor. Kanser ve benzeri hastalıklar ile de kırılıp gidiyor. Zira “Fastfood” dediğimiz (okunuşu festfud) hamburger ve abur cubur ile ki bunlar şişmanlığa yol açan “karbonhidrat” çok fazla bulunuyor ve şişmanlıkta hastalıkların davetiyesi, bunu bile yapıyor. Biz ne diyoruz, “Bunlar abur cubur. İnsanı sağlıklı beslemez. Geçici tok tutar, kuvvet alınmaz” Bu karşılıklı atışmaların sonu gelmez. Biz bundan bir sonuç çıkartırsak, “Aşırıya kaçmadan ihtiyacımız olan kadarını düzenli bir beslenme ile alırsak” sağlıklı kalırız. İlahi Kuran’ımızda Yüce Allah bunu o kadar güzel açıklamıştır ki;
Bilim adamları bir ara şöyle demişlerdi, “ekmeğin fazla yenmesi kıvrak zekâyı önleyen etkenlerden biridir” Aklıma geldikçe gülümserim. Bu sonuca zira dünyada üstüne olmayan KIVRAK ZEKÂLI Laz uşağımı anımsarım.
Ekmek buğday unundan yapılır. Bu nedenle buğday önemlidir. Ve benim aklıma hemen bir gerçeği sizlere aktarmak geldi. Biliyorsunuz Rusya dağıldı gitti. Birçok devlete ayrıldı. Bu dağılma gerçekleştikten sonra Amerika-Rus ilişkilerinin bilinmeyen birçok yönleri de açığa çıktı. Hala da çıkıyor. Bunlardan biri ki bu çok düşündürücü, şöyle diyor açılamada, “Amerika İkinci Dünya Savaşından sonra kesintisiz her yıl Rusya’ya buğday yardımı yapmış, bu yardım olmasaymış Rusya buğday sıkıntısı yaşarmış. Araştırmalar bunun doğru olduğunu açıkladı. Aklımın ermediği, bunlar yıllarca birbirlerine öyle saldırdılar ki neredeyse Üçüncü Dünya Savaş ha çıktı ha çıkacak dedik. Eğer yukarıdaki gerçek doğru ise ki öyle görünüyor, bunlar dünyayı ikiye bölüp, çıkarlarına göre Rusya parçalanıncaya kadar işi götürmüşler. Şimdilerde Rusya’nın yerine Çin’i yerleştirmeye çalışıyorlar. Haydi hayırlısı. Çin’in ekmek sorunu yok onlar pirinç yiyor.
Tarih boyunca ekmek çok önemli olaylara sebep olmuştur. Bunlardan en önemlisi Fransa’da ayaklanan halk, “Ekmek bulamıyoruz açız” diye saraya yürüyünce kralın, “Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler” demesi olmuştur. Anlatmakla bitmez ki.
Öyle anlaşılıyor ki ekmek geçişten bugüne ve geleceğe doğru toplumların yaşamında önemli bir yer tutmaya devam edecek.
Allah bizi sıcacık bir somunun yanında üç beş zeytinden mahrum etmesin.
ÖNEMLİ NOT: Yurdumda çöpe atılan ekmek yılda 700 milyon tonmuş… (TV’den)