DEĞİŞTİĞİNİ NERDEN ANLARSIN
Geçenlerde sevdiğim bir arkadaşım geldi. Yaklaşık beş yıla yakındır kendisini görmemiştim.
Sohbet esnasında sık sık “ben çok değiştim” cümlesini söyleyip durdu.
Anlamadım, sordum; “sen nasıl değiştin?” dedim.
“Eskiden saftım, şimdi akıllandım, kendimi seviyorum” gibi sözler söyledi.
Dışarıdan bakıldığında bedeninin dışında pekte değişmiş görünmüyordu.
“Evet az yaşlanmışsın.”dedim, bozuldu.
Oysa değişim “değiştim” demekle olmuyor.
Kızılderelilerin bir sözü vardır, derler ki; “insanın alışkanlığını değiştirmesi derisini yüzdürmekten daha zordur.”
Bu söz zaten başlı başına değişimin zorluğunu ve sürecini anlatıyor.
Haliyle doğduğun günden bugüne kadar alışarak biriktirdiğin alışkanlıkları değiştirmek o kadar da kolay olmuyor.
Hem değişen insanın “ben değiştim” demesine gerekte yoktur. Çünkü bunu söylemeye ihtiyaç duymaz.
Eğer değiştiğini teyit etmek istiyorsan da,
bunu nereden mi anlarsın?
-Hayatında memnun olmadığın şeyleri düzelttiğinde,
-Olmasını istediğin şeyi oldurduğunda,
-En kızgın halinde bile kendine iyi davrandığında,
-En zor durumda “sorunla sorun” olmadığında,
-Şikayetten beslenmek yerine, üretmeye döndüğünde,
-İnsana, insanlığa katkıda bulunduğunda,
-Evinde, işinde, içeride, dışarıda “kendin” gibi olduğunda,
O zaman değiştim diyebilirsin.
Yoksa “değiştim” demekle değişmiş olmuyorsun. Bırak değişimini biz fark edelim.