CUKKA’YI GÖTÜRÜN, EYLEMDE GÖRÜNMEYİN

Geçtiğimiz hafta Alanya televizyonu’na (ATV) Büyükşehir yasasını tartışmak için canlı yayına çıktık. Ülkü Nural’ın sunduğu ‘Nabız’ programında nabızlar iyice tutuldu. Buraya kadar gayet normal. Konu, Beldelik Mahmutlar’ın elinden nasıl alınır ve ilçe olma meselesi. Açık oturuma gazeteci olarak, bendeniz Mesut İlhan, siyasi parti temsilcisi MHP Mahmutlar Belde Basın Sözcüsü Emrah Yeşilkaya, Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Ahmet Top ve Mahmutlar Post Gazetesi köşe yazarı ve Mahmutlar’ı İlçe Yaptırma Platformu Başkanı Sudi Çandır. 2 saatlik programı 2,5 saatte zor bitirilebildi, çünkü beldelerin kapanması ve ilçelik ile ilgili konuda katılımcıların dağarcığı o kadar doluydu ki.
Burada zülfü yare dokunmadan olmazdı elbet. AK Parti ve yöneticileri tam dozunda nasiplerini aldılar. İçerikle ilgili bir şey anlatmak istemiyorum, izleme şansı bulanlar keyifle izlediler. Burada Ülkü Nural’ın doğaçlama sunumu takdire şayandı. Ülkü hanımı nasıl görüyorsanız öyle bir sunucu, yapmaca hareketleri olmadığı gibi ön yargısı da yok. Katılımcıları da öyleydi. Program bittikten hemen sonra programı kayıt yapan kameraman sunucu Ülkü hanıma, ‘Bugüne kadar yapılan programların en heyecanlısıydı’ demesi önemli çünkü aramızda canlı yayına hiç katılmayan arkadaşlarımız vardı.
Telefonla yayına bağlananlar arasında eski Belediye Başkanı Alaattin Çakır da vardı. Bilgisi ve konuya vakıflığı ile programa katkı yaptı. Eski bir AK Parti Belediye Başkanı olarak gerçekleri ortaya koydu. AK Parti’nin saldığı korku imparatorluğu Çakır gerçeğini değiştirmedi. Şu anda şehrimeni olanlar bile köşe bucak kaçarken, Çakır gerçek bir Mahmutlar hayranı olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Şimdi gelelim en önemli noktaya;
Mahmutlar’ı yönetmeye aday her yerel seçimde isimleri ön plana yazılan zati muhteremler nerede? Bu arkadaşlar Mahmutlar’ın balını, kaymağını götürürler ama savunmaya geldiği zaman  ‘yitik yirmi beş’ olurlar. Ellerini hiçbir zaman taşın altına koymazlar. Bunlar el bebek gül bebekler. Ağızlarını açtıkları zaman 657’ye tabi devlet memuru olurlar, ağabeylerden korkarlar. AK Parti imparatorluğu bu kişileri iyice sindirmiş olmalı ki peçelerinin altından yüzlerini göstermiyorlar.
Birde 657’ye tabi olmayanlar var. Bu kişileri ne boykotta, ne eylemde göremezsiniz. Ne gazetelere tek bir kelime haber yaptırabilirler, ne de televizyona çıkıp Mahmutlar’ın hakkını savunabilirler, hep kaçak güreşerek rakibinin zayıf anını beklerler. Ama rant dediğin zaman akan sular durur. Belediye’ye yakınını personel olarak koymak istediği zaman hep başroldedir. Belediye’nin parasını, malını kullanmaya gelindiği zaman en iyi belediye olur. Kapanacağı zaman ‘ne yapalım büyük usta öyle diyorsa vardır bir bildiği’ denir. Buna ‘lafın boku’ derler.
Mahmutlarlı olarak siyasi korkulara pabuç bırakmamalıyız. Hakkımızı sonuna kadar aramalıyız,  çünkü biz haklıyız…
AK Parti Antalya Milletvekili Menderes Türel, Alanya’da yaptığı açıklamada Mahmutlar’ın yasadan sonra ilçe olabileceğini söylemiş. Demek ki yasada eski veya yeni büyükşehir diye bir şey yok. Eğer varsa, ‘Zonguldak’da Kilimli beldesi nasıl ilçe oldu?’ diye sormalıyız. Beyler biz ağlamasını bilmiyoruz, ağlamayan bebeğe emzik vermezler.
Belediyemiz kapandı.
İlçe olmak için mücadeleye devam..

Exit mobile version