ÇARK BÖYLE Mİ DÖNÜYOR?
Mahmutlar’da siyasetten uzak ve yakın olan her iki kişiden biri Mahmutlar’daki yolsuzluklardan bahsediyor. Son zamanlarda bu iddiaların ardı arkası hiç eksilmiyor. AKP eski Belde Başkanı Muhterem Anılgan basında yer alan açıklamasında, “Belediye’yi mafya ve çeteler yönetiyor” iddiasına muhatap çıkıp, ‘yok böyle bir şey’ deme zahmetinde bile bulunmuyor. Şaşılacak bir durum değil mi bu konular.
Mesela Mahmutlar’da hatırı sayılır bir otele iki yıldır (otelciye göre problem yok, belediye’ye göre problem var) ruhsat verilmiyor, ek kat çıktığı için. Otelciye ‘200 bin Euro’luk bir öpücük’ ricası iddiası sardı Belediye’yi. Otelci, ‘Ne öpücüğü, kardeşim, ben kendimi öptürmem’ diyerek ilgili makamlara şikayette bulunsa da sonuç alınamadı. Otelci, otelini 5 yıllığına kiraya vermekte bulmuş çareyi. İşin garip tarafı otelin inşaat yaptığı kısmına ruhsat kesilmiş. Şimdi akıllara şu soru gelmez mi?
Dün niye bu imza atılmadı? Eğer otelin yanlış kat uygulaması varsa niçin yıkılmadı? Kamuoyu bu soruların cevabını ivedi olarak bekliyor.
‘Kardeşim kamuoyu bu işlere neden burnunu sokuyor? da denebilir. Bu biz değil, zamanı gelince kamuoyu değerlendirir. Yolsuzluk iddiaları bunlarla sınırlı değil. Bazı inşaatçılarla ve otelcilerle de sınır genişliyor. Bu rakamlar az buz değil, 100 bin Euro’lardan başlayan iddialar. Bu rakamların telaffuzu bile bizim dilimize yalım geldiğini biliyorum ama ateş yanmayan yerden duman çıkmazmış.
Çakır dönemine kadar Mahmutlar Belediyesi’nce 35 yılda 33 araç ve iş makinesi alınmış veya hibe edilmiş. Çakır döneminde 5 yılda 43 adet sıfır kilometre araç ve iş makinesi, hibe veya satın alınmış. Ali Çelik 2,5 yıldır Belediye Başkanı, merak ediyorum, 2,5 yılda Belediye’ye hibe olarak kaç araç veya iş makinesi aldı? Bu kadar yatırımcıdan Belediye’ye kaç para (makbuzlu) hibe aldı. Bu açıklamayı yapmak zor değildir, diye düşünüyorum. ‘Falan yapılan inşaattan şu kadar miktar aldım, şu otelciden şu kadar aldım ve bu paralar örtülü ödenektedir veya şuraya yatırım yaptık’ denebilir.
Çünkü dün deniyorsa, bugün niçin denmiyor? Örnek mi Çakır döneminde festivallerde Belediye’ye bir şekilde hibe edilen para ve araçlar için halkın önünde plaket verilip, teşekkür ediliyordu. Hayırseverler ve yatırımcılar ödüllendiriliyordu. Yani verilen hibe kimden geldiği veya nereye harcandığı belli oluyordu.
Mahmutlar’da artık birileri bu çarkın nasıl döndüğünü ortaya koymalı. Yatırım söz konusu ise yapılmalı, arkasında şaibe kokusu bırakılmamalıdır. Yapılan yatırımlar yapım aşamasında bilgili mimar ve mühendisler tarafından kontrol edilmeli, daha tüyü bitmemiş yetimlerin hakkı korunmalıdır.
İnşallah neler söylemek istediğimi anlatabilmişimdir. Tabi bazı yazılarımı okuyan at gözlüğü takmış kişiler ‘anlama’ zorluğu çekebilirler. Ama ‘MAL’ ortada her şey açık ve net ay gibi parlıyor. Kötü gidişata her şeye rağmen iyi deniyorsa, biz anlayamayız. ‘İdeoloji’ için karaya, ‘Ak’ deriz mantığı taşınıyorsa, anlamak elbette zor olacaktır.
Ali Çelik dönemi 3.yılına giriyor. ‘2012 sezonunda Çelik yönetiminde çok şeyler bekliyorum’ demiştim daha önceki yazılarımda. Ama sahil projesi sezon öncesi illaki bitmek zorundadır. Bu proje Mahmutlar’ın olmazsa olmazıdır. Dileğim, bu şaibelerin, bu iddiaların hepsinin dedikodu olmasıdır. Ama yaşam standartları göz önüne alındığında küçük dilimi yuttum sanıyorum…