BİR DAHA DÜNYAYA GELSEM
Paylaş
Bir kesimin diğer kesimin yaşadığı hayata gıpta ile baktığı, bir kesimin diğer kesimin yaşadığı hayatı kıyasıya eleştirdiği hep olmuştur.
Yumurtasının kabuğunu kırarak istediği hayatı yaşayan da var, yumurtayı çatlatıp içinden çıkamayan da.
Başkalarını konuşup eleştirerek veya överek geçen süreyi yaşamımıza eklesek ömrümüz uzardı. Eline fırça değmemişlerin resim eleştirmeni olmasına diyeceğim şudur: “keşke kendi resmini yapsaydın Abidin”
Tam 40 yıl önce duymuştum, “Dünya ‘yeni’ dünya oldu da yavrum biz ömrü tükettik” sözünü.
Ve bugün, “Eskiden her şey güzelmiş be abi” diyeni.
“Dünya ‘yeni’ dünya oldu” diyen dedemiz bugün yaşasa yine aynı sözü söyler miydi bilemiyorum.
İki farklı kuşağın birbirlerinin dönemlerine özlem duyması enteresan geldi bana.
Yaşadığı hayattan, içinde bulunduğu şartlardan memnun olmayanların memnuniyetsizlik ifadesi olarak kabul ediyorum bu ifadeleri.
Bir keresinde sormuştum, “Dünyaya yeniden gelme şansınız olsa, yeniden bir hayat daha yaşama şansınız olsa, yine aynı hayatı mı seçerdiniz?”
Mesela aynı anadan babadan olmayı, aynı kardeşleri, aynı kişiyle evlenmeyi, aynı çocukların annesi veya babası olmayı, aynı mesleği mi seçerdiniz, yoksa bambaşka bir hayat mı istersiniz?
Zor bir soruydu kabul ediyorum, belki de herkesin eşi, çocukları yanındayken sormamalıydım. Ama yine de fikirlerini almak hoşuma gitmişti.
İçimizden ilk olarak abdestsiz “Aşkım” diyemeyen arkadaş cevapladı “Ben karımı seviyorum ve dünyaya bin defa gelsem yine onu seçerdim” Bu bin rakamı sıra bana gelene dek (yılsonu enflasyon rakamı gibi) yüze, seksene, elliye kadar düştü.
Soruyu soran olarak “Aynı anayı ve babayı, aynı kardeşleri, aynı işi ve eşi yaşayacaksam bir ömür daha niye isteyeyim?” dedim.
Tüm şimşekleri üzerime çekmiştim.
“Oysa bence ben haklıydım, sinema önünde saatlerce kuyruk bekleyeceksem bu izlediğim bir film için olmamalıydı” diye düşünmüştüm.
Dünya ve yaşam koşulları her geçen gün değişiyor, değişmeli de. Aslında “dünya değişiyor” diye o değişimden uzak kalanlar kaybediyor.
Bu değişimin iyi yanları da var kötü yanları da ama birey olarak önüne geçme şansımız yok. Mektup yazmak, atla yolculuk etmek, telgraf çekmek, orakla ekin biçmek özlemli olarak kulağa hoş gelse de, artık çağımızın gerçekleriyle örtüşmüyor.
Teknoloji geliştikçe insanların yaşam koşulları, yaşama biçimleri de değişiyor, bunun için gençleri asla kınamam ve onları anlamaya çalışırım, kim bilir belki de “Dünya ‘yeni’ dünya oldu” diyen rahmetlinin düşlediği hayatı yaşıyorlardır.
Şimdi sizlere sorsam “Dünyaya yeniden gelme şansınız olsa, yeniden bir hayat daha yaşama şansınız olsa, yine aynı hayatı mı seçerdiniz?
Mesela aynı anadan babadan olmayı, aynı kardeşleri, aynı kişiyle evlenmeyi, aynı çocukların annesi veya babası olmayı, aynı mesleği mi seçerdiniz, yoksa bambaşka bir hayat mı istersiniz?
