BEDAVAYA SATIYORUZ…-Hasan İlhan

2010 Yaz Sezonu Turizmine hazırlandığımız bugünlerde işletme sahipleri son hazırlıklarını ve yapacağı değişikliklerle tadilatlarını sonlandırmaya çalışıyorlar.
Geçen haftalarda gerçekleşen ve konuk Ülke olarak katıldığımız Almanya Berlin Fuarı ve Rusya Fuarlarının ardından Turizm Bakanlığı, ilgili Turizm kuruluşlarına bağlı yöneticilerin yanında fuara katılan bütün yetkililerin görüşlerine ve değerlendirmelerine bakıldığında sezon için beklenti çok yüksek görünüyor.
Beklentinin daha çok fuarlarda, Ülkemize olan ilginin çok yüksek seviyede olması ve yapılan rezervasyonların analizinin olumlu yönde gelişmesinden kaynaklanıyor elbette…
Bir tarafta Ülkesinden vatandaşını turist olarak gönderen, diğer tarafta da Ülkesine misafir yani, turist kabul eden ülkelerin son durumlarına bakalım isterseniz…
En avantajlı olarak ülkesine Turist kabul eden kısmında bu yıl için avantajlı olduğumuzu ancak; sadece bu durumun oluşan ve gelişen küresel şartlar dâhilinde bu avantajımızın gerçekleştiğini, öte yandan uzun vadeli Turizm Politikası şeklinde oluşturamadığımız kanısındayım.
Kim söyleyebilir daha bu yıl başlamadan 2011 yılında Turizmin iyi geçeceğini…
Hele 2010 yılını bir görelimde ona sonra bakarız…
Hizmet ve kalitesini oturtamamış yani, müşteri odaklı hizmet anlayışını gerçekleştirememiş bir Turizm Sektörü durmakta karşımızda…
Peki, nelerdir bu köklü sorunun sebepleri?
En başta sunmak istediğimiz ürünü değerinde satamamak…
“Avrupalı Türkiye de bir Medeniyetin olduğunu hala bilmiyor” diyeceğim…
Zaten, bizim içimizde daha çok…
Yapılan tanıtımların yetersiz ve dağınık gruplar tarafından yapılması en büyük handikabımızdı…
Bugünlerde nihayet bu konuya çözüm için çalışmalar yapılmaya başlandı. İl düzeyinde kurulan ANTALYA A.Ş. Şirketi adı altında ilçe şirketlerinin de kurulmasıyla Turizm bölgelerini kapsayacak şekilde toplu tanıtımlarını tek bir yerden yapabilecek olması sevindirici…
Turizmden katkı sağlayan o bölgedeki bütün Belde Belediyeler dahil, Sivil Toplum Örgütleri, Kamu kuruluşları ve Turizm Derneklerinin belirtilen oranlarda pay almaları ile gerçekleşecek olan çalışmada böylelikle bölgesinin tanıtımında ve kararlarda etkin olarak söz sahibi olacak.
Turizm Bakanlığının tanıtıma destek olmak için bu şirketlere daha kolay destek vermesinin de yolu açılmış olacak.
Yeri gelmişken, Belediyelerin nüfus sayılarına göre almış olduğu devlet desteğinin yaz aylarında yoğunlaşan nüfusa göre ödeneklerinin arttırılmasının sağlanması Turizme yapılacak en büyük katkı olacağı kanısındayım.
Artık Turizmin her zaman bacasız bir sanayi olduğunun altı çizilerek söylendiği, uzun vadeli bir sektör ve özellikle müşteri odaklı olması gerektiği akıllara kazınmalıdır.
Türkiye’ye gelen Turist sayısındaki artış ile kandırılmaya çalışıldığımız her dönemin artık, gelir artışına da yansımasının unutturulmaya çalışılmasının kendimizi kandırmaktan başka bir yol olmadığı bilinmelidir.
Konukseverliğimizi unuttuğumuz bugünlerde değerlerimizi bedavaya sattığımızın farkına varmalarını bütün Turizm Camiasının uyanmasını ve kendilerini günü birlik küçük kazançlardan kaçınmalarını rica ediyorum.
Bu düşüncelerle ilerde satabileceğimiz değerlerimizin de kaybolup gideceğini hepimizin bilmesinde fayda vardır.
Tüm Turizm çalışanlarına yeni sezonda kolaylıklar diliyor, bol kazançlı günler diliyorum.
Esen Kalın, Hoşça Kalın…