ALLAH KİMLERİ SEVER-Nazif Fethi Yalçınkaya
Allah’ın bizi sevmesini, Allah’ın sevdiği bir insan olmak ister miyiz? Diye bir soru sorulsa hepimizin vereceği cevap evet olacaktır. Pekala Allah en çok kimleri sever? Hiç düşündük mü ? Bunu nereden öğrenebiliriz? Tabi ki Kuran-ı Kerimden. Kur’an’da Allah’ın sevgisini kazanan, Allah’ın kendilerini sevdiği açıkça belirtilen yedi grup insan vardır. Bu yedi grup insan içinde de en çok musinleri sever.
Kuran-ı Kerimde Allah Muhsinler için 5, tevbe edenler için 1, Muttakiler (Allah’tan sakınanlar korkanlar) için 3, sabredenler için1, Allah’a tevekkül edenler için 1, mutatahhirin (temiz olanlar) için 2 ve muksitin ( adalet sahipleri) için de 3 kez kullanılmıştır.
Görüldüğü gibi Allah’ın sevgisine en çok mazhar olan veya bu ifadenin kendileri için en çok kullanılan kimseler, ‘MUHSİN’ sıfatını taşıyan insanlardır.
Muhsin kimdir ki, Allah u Teala onları sevdiğini, Kur’an’da beş kez buyurmuştur? İnsan ne yaparsa, hangi sıfatlarla donanırsa, muhsin olabilir ve Allah’ın sevdiği kul haline gelebilir?
Muhsin, iyilik eden, iyi davranan, iyi ameller işleyen ve yaptığı bir iyiliği, bir ibadeti , bir işi en iyi en güzel en ihlaslı en kaliteli yapan kimse demektir.
Allah’ın sevgisini kazanmak istiyorsak; hangi işi yapıyor olursak olalım yaptığımız işi en iyi en güzel en kaliteli şekilde yapmamız gerekir.
Kur’ân’a göre bir insanın muhsin niteliğini kazanabilmesi için; mümin, Müslüman (Mâide, 5/83-84), muttakî (Âl-i İmrân, 3/134-135; Zâriyât, 51/15-16; Mürselât, 77/43-44), sâlih ameller işleyen (sâlih) (Tevbe, 9/120), hayır ve hasenât sahibi (ahyâr) (Hûd, 11/114-115), inancında, özünde, sözünde, ahlâkında, söz, fiil ve davranışlarında dosdoğru (mustakîm), sabırlı (Hûd, 11/112,115; Yûsuf, 12/90) ve ihlaslı (Hac, 22/37) olması gerekir.
Kur’ân’da muhsinler şöyle tanımlanmıştır: “Bunlar, hikmetli kitabın âyetleridir. Muhsinler için yol gösterici ve rahmettir. Muhsinler; namazlarını dosdoğru kılan, zekatlarını veren ve âhirete yakînen (kesin olarak) îmân eden kimselerdir. Onlar Rableri tarafından gösterilen doğru yol üzerindedirler ve onlar kurtuluşa eren kimselerdir.” (Lokmân, 31/2-5).