SEVGİLİ SİRİ
Aslında her şey ‘Otomatik’ kelimesinin literatürümüze girmesiyle değişmeye başladı. İstediğin anda uyandıran, istediğin saatte ezan okuyan saatlerin tüm zamanlarımızın planlayıcısı olacağını nereden bilebilirdik ki?
Gramofondan-pikaba ve teypten akıllı müzik sistemlerine, akıllı evlerden, akıllı otomobillere uzanarak hayatımızı kolaylaştıran her yenilikle birlikte ‘bundan daha ötesi olamaz’ desekte yapay zekayı kendi zekamızla bulduk.
Kendi zekamızın yetmediği konuları ise o zekaya havale eder olduk. Elektroniği keşfettikçe hoşumuza kolayımıza gitti ve mekaniğe yani insan enerjisi gerektiren gereçlere mesafe koyduk. Düğünlerimize renk katan; Keman, klarnet, cümbüş davul, zurna tek bir makinenin içine sığdırıldı, şimdi tüm eğlence organizasyonlarında org var.
Starstop, yokuş kalkış desteği, yol asistanı derken kendi kendine giden otomobiller çok yakında hayatımızda olacak.
Artık herkes araba alırken aynı anda da özel şoför almış olacak, direksiyon sallama, vites değiştirme gibi bir derdimiz kalmayacak.
Elimizde taşıdığımız cep telefonu aynı zamanda kitap, televizyon, müzik seti, yol haritası, pusula, metre, süreölçer ve çok daha fazlası.
Yapay zekâ ile tanıştığımızdan beri mekaniği hayatımızdan çıkardık. Yapay zekâya verdiğimiz her emir anında karşılık buluyor.
Keyiflide oluyor, yorulmuyorsun, uğraşmıyorsun, enerji harcamıyorsun ve sorunsuz, ne grev istiyor ne de ücret zammı.
İmalatında öngörülen enerji dışında bir başka talebi de yok.
Belki de yapay zekâyı planlayanların yapay zekânın sadakati hoşuna gitti.
Resim, heykel, beste yapabilen ama sanatçı kaprisini bilmeyen bir deha, her türlü makinayı, gemiyi, uçağı ve hatta çim biçme aletini bile kullanıyor ama hiç yorulmuyor.
Siz olsanız; sendika üyesi, bireysel özgürlüğü için sisteme kafa tutan, hakkını alamayınca efendisine efelenen biriyle mi, yoksa birkaç amper enerjiyle yetinen ve üstelik mükemmeliyetçi bir makine ile mi çalışırdınız?
Ve madem her işimizi yapayzeka yapacak, madem her şeyi Siri düşünecek üstelik onca işi verdiğimiz bir komutla yapacak!
O zaman bizlerinde verilen komutlarla terbiye edilme zamanımız gelmedi mi?
Bir robot 20 kişiyi işsiz bırakıyorsa, 20 kişinin ağız kokusunu çekmek yerine onları da itaat eder hale getirme zamanı geldi.
Sabah 5’ten önce çıkma. Baba sen çık ekmek getir ama sen çıkma çocuğum. Dede otur evde ben sana senin ne zaman çıkacağını söylerim.
Şehirlerarası kafana göre gitme, her yaptığın işten haberim olacak HES söyle.
Haftanın şu günleri yasak şu günleri serbest gibi bir çok komutla deneniyor muyuz?
Yapay zeka ile insan zekasının yarış ettiği bir devirdeyiz, Siri hepimizin gözbebeği oldu ki en çok evlilik teklifini biz Türklerden almış.
Çok akıllı, geçtiğimiz gün “Fesli Manyak kim” diye sordum, şak diye “Kadir Mısırlıoğlu” dedi. Ona “Üstad” diyenlerden daha iyi yönetir mi acaba?