BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ
Haberleri en erken veren kanal olarak “Kanaltürk’ü izliyordum.
Dün akşam yine 18.30 da kanalı açtım “tık” yok.
Kanal kapatılmıştı.
Sonra bekledim ve diğer kanalların saati gelince, bu kanalın kapatılması sırasında çıkan olayları izledim. NOKTA.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası Madde: 28: “Basın hürdür, sansür edilemez. Basımevi kurmak için izin alma ve mali teminat yatırma şartına bağlanamaz.
Devlet, basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır.
Basın hürriyetinin sınırlanmasında, Anayasa’nın 26 ve 27. Maddeleri hükümleri uygulanır………”
Madde 29: “Süreli ve süresiz yayın önceden izin alma ve mali teminat yatırma şartına bağlanamaz.
Süreli yayın çıkarabilmek için kanunun gösterdiği bilgi ve belgelerin, kanunda belirtilen yetkili mercie verilmesi yeterlidir. Bu bilgi ve belgelerin kanuna aykırılığının tespiti halinde yetkili merci, yayının durdurulması için mahkemeye baş vurur……..”
Madde 30: “Kanuna uygun şekilde basın işletmesi olarak kurulan basımevi ve eklentileri ile basın araçları, suç aleti gerekçesiyle zapt ve müsadere edilemez veya işletilmekten alıkonulamaz.” İKİNCİ NOKTA.
“Ben diktatör değilim,
Ben diktatör olsaydım sen bunları yazabilir miydin?
Diktatörler böyle yapmaz.”
Demokrasi’nin nesi kaldı?
Rejim yerinde mi?
Hukuk kime teslim?
Hukuksuzluk nasıl anlaşılır?
Hukukun korunmasını kim sağlamalı?
Anayasa kimin içindir?
Anayasa neden vardır?
Sadece anayasanın var olması Demokrasiye işaret midir?
Vali kimin valisi olmalıdır?
Polis kimin polisi olmalıdır?
Vatandaş olarak bu değerlerden ne anlıyoruz?
Anladığımız her ne ise uygulamada anladığımız gibi midir?
Yazmaya, okumaya, dinlemeye ve izlemeye sınır gelirse; bunları getirenlere ne denir?
Niçin “O” gelir?