SİZLERDEN GELENLER
Hafta boyunca Mahmutlar’ın hemen her bölgesinde vatandaşların sorunlarını dinleyip, kısa kısa notlar aldım.
Tabiki bu sorunların birçoğu Türkiye’nin genel idaresiyle ilgili ki onların çözülmesi için siyasilerin devrede olması gerekiyor.
Genel sıkıntıların en başında işsizlik ve geçim sıkıntısı geliyor. 2000 yılından itibaren kamuda yaşanan küçülme politikası gereği, sonraki nesil için tek seçenek iyi bir meslek sahibi olmaktı. Eskiden herhangi bir kamu kurumunda piyasa şartlarının üzerinde seyreden ücretler, özel sektörde asgarinin üzerine çıkmamıştır.
Kamudaki daralmanın getirdiği tüm sıkıntıları yeni yeni hissediyoruz. En büyük şikâyet Elektrik kurumundan gelmektedir. Devletin vatandaşına gösterdiği iyi niyeti özel sektörün göstermesi elbette mümkün değil ama 1 günlük gecikmede dahi elektriği kesilen vatandaş isyan etmesin de ne yapsın?
Gerçi, “Cengiz” daha ihaleyi alırken millete neler yapacağını dile getirmişti de, görüntüde fakir edebiyatı yapanlar buna nasıl çanak tuttu durup düşünmek lazım:
Bir diğer şikâyet ise sivrisinek teröründen. Konuştuğum her vatandaşın birinci sıkıntısı sivrisinekten dolayı. “Kapıyı pencereyi açmadan uyuyamıyoruz. Açsak sivrilerden, açmasak sıcaktan” diyorlar. Bunun böyle olmayacağını ve Antalya’dan Mahmutlar’ı yönetmenin “yayladaki ayrana köyde çorba koymak olduğunu” söylemiştik.
Halk otobüslerinin vaktinde gelmediğini, klimaların çalıştırılmadığını, özellikle Demirtaş yönüne çalışan dolmuşların “yürüyen tabut olduğunu” dile getiren sayısı azımsanmayacak kadar fazla. “Mahmutlar Belediyesi varken Ramazan ayında iftar paketi alırdık ama artık bizim halimizi kimse sormuyor” diye yakınanlar var.
Geçtiğimiz hafta tanıdığım bir vatandaşın cenazesine katıldım. Rahmetli bir tane açık kasa araçla götürüldü mezarlığa. Cebime yapmada çerezin senin olsun misali, bari beldemizin cenaze aracını almasaydınız..
Esnaflar iş yapamamaktan şikâyetçi, vatandaş pahalılıktan, parti yöneticileri birbirlerinden. Zor bir dönemden geçiyoruz. Dilerim en kısa sürede bir hükumet kurulurda yılların birikimi sorunları çözer.
Vatandaşları dinlerken özellikle yerel bazlı sıkıntılarda acı acı gülümsedim. Aklımdan “İyide arkadaşım, bizler belediyemiz kapanmasın, millet hizmetten yosun kalmasın, gelişelim ve büyüyelim diye eylem yaparken, sizler nerelerdeydiniz?” diye geçmedi değil.
Maalesef öngörüsü zayıf bir toplumuz. Önce yaşayıp, sonra inanıyoruz. Yinede her şey bitmiş değil. El ele, gönül gönüle olur, güç birliği edersek ilçe olur ve sıkıntılarımızın yerel kaynaklı olanlarını çözeriz.
Genel sorunlara gelince: Yeni iktidardan özellikle rica ediyorum. Şu Esad’ı mesadı bırakın. Rabia yerinde rahat uyusun. Gelin şu güzel ülkenin ve kendi halkınızın sorunlarıyla uğraşın. Sınır ötesi politikanızdan dolayı sinir hastası olduk.