BİNDİĞİNİZ DALI KESMEYİN

Alanya ve Mahmutlar’lı Emlakçıların yurtdışındaki imajının yerlerde olduğu son zamanlarda gündemin ilk maddesine oturmuş durumda.
Yurtdışındaki fuarlara giden inşaat firmaları bu olumsuzluktan oldukça etkilendiklerini dile getirdiler.
Mahmutlar’dan daire alan bir çok yabancı uyruklu vatandaşın dolandırıldıkları ile ilgili iddiaları prestijimizi bitirdi…
Nedir bu dolandırma iddiaları…!
Aynı daireyi birkaç kişiye satan emlakçılar olduğunu maalesef yıllardır duyuyoruz.
Mesela bir örnek vermek gerekirse; Yabancı uyruklu bir vatandaş, Mahmutlar’dan bir daire satın alır, alıcı sözleşme karşılığı aldığı daireye eşyalar koyar. ‘Şimdi tapu veremiyoruz tapu için yabancılara Ege Ordu’dan izin alınacak bunun için İzmir’e  evraklarınız gönderilecek daha sonra tapu alacaksınız bu da 3 ay gibi bir süre sonrası tapunuzu alabilirsiz’ denir. Daire satılır, daireyi alan yabancı uyruklu 3 ay sonra gelir daire aldığı emlakçının iş yerine başka bir meslek dalından bir iş yeri açılmıştır. Gönül rahatlığı ile aldığı daireye gider, anahtarını kapısına sokmaya çalışır fakat anahtar kapıya uymaz,  uğraşırken kapı açılır yabancı vatandaşın aldığı evde başka bir yabancı oturur. ‘Hayırdır siz benim evimde ne yapıyorsunuz’ deyince Dairede oturan adam, ‘bu ev benim evim, asıl siz benim evimin kapısını niçin kurcalıyorsunuz’ diye çıkışır kapıdakine.  Evin içerisindeki adam hemen tapusunu gösterir ‘benim burası, tapusu da bu’ der. Dışarda kalan kişi sözleşmeyi gösterir ama dolandırıldığını anlar ve kapıda yığılır kalır.
‘Peki kim dolandırdı bu yabancıyı?’ derseniz adı üstünde dolandırıcı.
Peki sözleşmedeki isim kimin? tamamen hayal ürünü, hayatta böyle bir isim yok dolandırıcı sahte isim ile kartvizit bile bastırmış.
İkinci bir örnek daha vermek istiyorum bu daha ilginç.
“Mahmutlar’dan İsveç’in Stockholm Kentinde fuar için giden bir inşaat firması temsilcileri stantlarına ‘Alanya/Mahmutlar’ diye yazdırmış. Standa emin adımlarla yaklaşan bir kadın görünce temsilcilerimiz biraz sevinmiş, ‘Alanya Mahmutlar’dan mı geldiniz? deyince yüksek ve mutlu bir sesle ‘evet’ demişler. Kadın, ‘defolun buradan pis dolandırıcılar’ deyince bizimkiler oldukları yerde dona kalmışlar. Kadını dinlemek ve olumsuzluğu kırmak için bizimkiler oldukça dil dökmüş ve başarmışlar. Kadın, “Emekli maaşımı tüm birikimlerimi Mahmutlar’da bir emlakçıya kaptırdım hiçbir hak elde edemedim bir daha Mahmutlar’a gelmem” demiş.
İşte bindiğimiz dalı kesmek diye buna derler…
Bu kötü örneklerin Mahmutlar’ımıza ve bölgemize oldukça büyük zararlar verdiği muhakkak. Şimdi diyeceksiniz o kadar güvenilir ciddi emlak firmaları ve inşaat satış ofisleri varken bu kişiler niçin dolandırıcıları bulmuş diye.
1- Malı biraz ucuz bulunca kanmakta kolay olur.
2- Avrupa’da gayrimenkul yatırım emlak danışmanlığı en prestijli meslekmiş.
Avrupa’da emlakçı olabilmek için dört yıllık üniversite mezunu olmak ve bir yıl süre ile bir gayrimenkul emlak danışmanlık firmasında staj yapmak gerekmiş.
Bu vasıflar olmayınca kesinlikle emlak ofisi açamazlarmış.
Bizde ….. ağzın biraz laf yapsın, bir dükkan bul, laf olsun diye ticaret odasından bir sertifika al, hemen bir gayrimenkul danışmanlık bürosu açar, hemen emlakçı olursun!
Peki sertifika ne işe yarıyor?.
Dolandırıcıları meslekten men eder bir karşılığı var mı?
Yok!
İki kişiye sözleşmeyle aynı mülkü satan emlakçıya ne gibi bir ceza var?
Tabi bu dolandırıcıyı bulabilirsen.
Birde emlakçı inşaat firmasından sattığı daire karşılığı komisyon olarak en az %10 alıyormuş ama piyasadaki geçer akçe komisyon %15 imiş.
Biz %’de 10’dan hesaplayalım. Peki 100 bin Euroluk bir daire satışından emlakçı 10 bin Euro  alıyor. 10 bin Euro Türk parası karşılığı 28 bin Türk Lirası ediyor.
Vay be emlakçı olmak varmış anasını satayım!
Peki gerçek emlakçı kaç para komisyon almalı?
Resmiyette alandan ve satandan %’3 yani toplamda %’6.
100 bin Euro’da 16 bin TL ediyor.
Bu da iyi para valla, Allah bereket versin demek yerine birde artı dolandırmak biraz fazla ayıp olmuş.
Bir ata sözümüz var “Yükün dürüstlükse, gücün düşer belki ama başın düşmez”.
Biz nasıl Müslümanız, nasıl dürüstüz?
‘Yabancıyı kandırmak kadar kolay bir şey yok’ diye düşünenlere sözüm “siz belki o anda yabancıyı kandırdığınızı düşünüyorsunuzdur, olabilir ama bence kendinizi kandırıyorsunuz”. Alanya’dan ve Mahmutlar’da ne kadar çok yabancı yatırımcı kaçırdığınızı biliyor muydunuz? Oysa o yatırımcılar kaçmasaydı bölgemiz imaj kaybına uğramasaydı, hepimiz kazanmaz mıydık ?
Cenabı Allah, ‘kulumun her günahını affederim ama bana kul hakkı ile gelme’ diyor. Yabancıların bu durumu kul hakkına girmiyor mu?
‘Alanya’da iç çamaşır satanlardan bile komisyon isteyen emlakçılar varmış?’ diye duydum pes dedim.
Son söz; “Arsız güçlü olunca, haklı suçlu olurmuş”